Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/3360 E. 2018/6131 K. 27.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/3360
KARAR NO : 2018/6131
KARAR TARİHİ : 27.11.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davacının Türkiye’de “…” isimli iş yerinin restaurant ve market işletmeciliği için davalı ile anlaştıklarını, imzaladıkları sözleşmenin 12.maddesi gereğince burada bulunan demirbaşlar için 50.000,00.-TL teminat senedinin gerekli açıklama yapılmadan ve çevirisi olmadan davacıya imzalatıldığını, akabinde bir takım nedenlerden dolayı sözleşmenin müşterek rıza dahilinde feshedildiğini ve lokanta içinde bulunan demirbaşların eksiksiz ve sağlam bir şekilde iade edildiğini, ancak davalı tarafın söz konusu teminat senedini iade etmediğini ve … 1.İcra Müdürlüğü’nün 2014/1152 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını ileri sürerek davacının söz konusu icra takibi nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiş, 09.03.2015 tarihinde verdiği dilekçe ile de kötü niyet tazminatı talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının verilen senedin teminat senedi olduğuna ilişkin beyanlarının asılsız olduğunu, taraflar arasında 2011 yılında bir sözleşme imzalandığını ancak takibe konu senedin bu sözleşmeden kaynaklanmadığını, davacının davalıdan borç olarak aldığı paraya ilişkin olarak bu senedin düzenlendiğini, ayrıca senet üzerinde teminat senedi olarak verildiğine ilişkin herhangi bir ibarenin bulunmadığını belirterek davanın reddin istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davalı tarafından sunulan beyanlarda takibe konu senedin alacak-borç ilişkisinden kaynaklanan bir senet olduğu, davacı tarafın iddia ettiği gibi teminat senedi olmadığı iddia edilmiş ise de; davalının bu durumu gösterir soyut iddiasından başkaca bir delil ibraz etmediği, ticari defter ve kayıtlarını verilen kesin süreye rağmen sunmadığı, taraflar arasında bu ilişkiden başkaca bir alacak borç ilişkisinin tespit edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne ,davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı menfi tespit davası açtıktan sonra ayrıca kötü niyet tazminatı talebinde bulunmuş olup mahkemece bu taleple ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması nedeniyle hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ :Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 27/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.