Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/2846 E. 2019/1966 K. 25.03.2019 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/2846
KARAR NO : 2019/1966
KARAR TARİHİ : 25.03.2019

19. HUKUK DAİRESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonucunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davalının okul yapım inşaatına yönelik ihaleyi kazandığını, inşaata ilişkin tüm elektrik bağlantı işlerinin yapımı hususunda davacı ile anlaştığını, davacının tüm işleri eksiksiz olarak yaptığını, zira inşaatın okul yönetimince eksiksiz ve tam olarak teslim alındığını, davalının borcuna mahsuben tanzim edilen 04/04/2013 tanzim, 31/05/2013 vade tarihli ve 19.200,00 TL bedelli bonoyu cirolayarak teslim ettiğini, ancak bono bedelinin ödenmemesi üzerine icra takibi başlatılarak davalıdan tahsilat yapıldığını, davalının bu icra takibinde bonodaki imzanın şirket yetkilisine ait olmadığı iddiasıyla imza inkârında bulunduğunu ve bunun üzerine … 2. İcra Hukuk Mahkemesince takibin davalı firma yönünden durdurulmasına karar verildiğini, davacının bu nedenle yapılan tahsilatı iade tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını iddia ederek davalıdan şimdilik 46.700,00 TL alacağının tahsili ile … 8. İcra Müdürlüğünün 2103/3743 esas sayılı dosyasından gönderilen muhtıranın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının talebinin hem menfî tespit hem de alacak şeklinde olduğundan talebinin açıklatılmasını, davalının alt yüklenici ile sözleşme imzaladığını, davacı ile arasında sözleşme bulunmadığı gibi şifahî bir anlaşma da olmadığını, davalı tarafından davacıya ciro edilmiş senet bulunmadığı gibi davacıya da verilmediğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davacının HMK’nun 210. maddesi uyarınca senetle ispat etmesi gerektiği, ancak bu durumu ispatlayamadığı, açıkça yemin deliline dayandığı hâlde yemin delilini kullanmadığı, akdin varlığının kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine bakıldığında dava dilekçesinin başlığındaki dava konusunda … 8. İcra Müdürlüğü’nün 2103/3743 esas sayılı dosyasından dolayı borçlu olmadığının tesbiti ve ayrıca 46.700,00 TL alacak talebinde bulunduğu, ancak harcın 46.700,00 TL üzerinden ikmal edildiği görülmektedir. Dava dilekçesinde menfî tespit ve alacaktan da bahsedilmekle mahkemece öncelikle HMK. 31. maddesi gereğince maddî ve hukukî açıdan belirsiz yahut çelişkili gördüğü hususlar bakımından davacıya taleplerini aydınlatılarak öncelikle somut uyuşmazlığın tesbiti ve buna göre gerekirse harç ikmali yapılması, bilahare davacının dosyaya sunduğu ihale evraklarının da gözönünde bulundurularak somut vakanın çözümünde eser sözleşmesi hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma sebebine göre davacının sair temyiz taleplerinin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 25/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.