Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/1243 E. 2018/4494 K. 25.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1243
KARAR NO : 2018/4494
KARAR TARİHİ : 25.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalının 07.01.2010 tarihinde 32.000,00 TL nakit ve 36.091,67 TL tutarında beş adet çek karşılığı olmak üzere toplam 68.091,67 TL parayı davacıdan borç olarak aldığını ve geri ödememesi üzerine başlatılan takibe itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının sahibi olduğu şirkette davalının uzun yıllar çalışmasına karşın keyfi olarak işten çıkartıldığını, işçilik alacaklarına karşılık kendisine davaya konu çeklerin verildiğini, bunun haricinde davalının davacıdan borç para almadığını, davaya dayanak yapılan borç para verildiğine yönelik delil olarak gösterilen 07.01.2010 tarihli belgede yer alan imzanın davalıya ait olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, benimsenen adli tıp raporu ve toplanan delillere göre, 07.01.2010 tarihli makbuzdaki imzanın davalı eli ürünü olmadığı, davalının borç para almadığı ile ilgili yemin de ettiği, davaya konu çekler yönünden ise davanın kabulü gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne ve kabul edilen asıl alacak üzerinden davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davalının temyiz itirazlarına gelince; çek, bir ödeme aracıdır ve kural olarak mevcut bir borcun ifası için verilir. Davacı davaya konu çekleri davalıya borç vermek amacıyla verdiği iddiasını kanuni delillerle ispatlamalıdır. Mahkemece, ispat külfetinin tayininde yanılgıya düşülerek davalının çeklerin bedelinden dolayı borçlu olmadığını ispatlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı lehine BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 25/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.