Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/1064 E. 2018/6677 K. 18.12.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1064
KARAR NO : 2018/6677
KARAR TARİHİ : 18.12.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davalı ile davacı banka arasındaki bireysel müşteri sözleşmesi uyarınca davalıya kredili mevduat hesabı açılıp kullandırıldığını, davalının kredili mevduat hesabından kaynaklanan borçlarını ödememesi nedeniyle ihtarname keşide edildiğini, alacağın tahsili için başlatılan icra takibinin davalının haksız itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece dosya üzerinden yapılan incelemede, 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2.maddesindeki, “…Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılacak davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır…” hükmü uyarınca uyuşmazlık konusu itirazın iptali davası, kredi kartını veren banka tarafından açılmış olduğundan görevin Asliye Hukuk Mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle, davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un 3/1- k maddesinde, “tüketici”, ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi olarak, 3/1-e maddesinde ise “tüketici işlemi”, mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak ifade edilmiştir.
Yine anılan Yasanın 73/1. maddesinde, tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2. maddesinde ise, taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olmasının bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun göreve ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği hükme bağlanmıştır.
Somut olayda dava konusu uyuşmazlığın taraflar arasında düzenlenen tüketici kredisi niteliğindeki bireysel kredi sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun uyarınca uyuşmazlığı çözmeye görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu, ayrıca kabule göre de 6502 sayılı Yasanın 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe girmesi nedeniyle kredi kartına ilişkin uyuşmazlıklarda da Tüketici Mahkemesi’nin görevli olduğu gözetilmeksizin, Asliye Hukuk Mahkemesi’nin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 18/12/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.