Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2017/1017 E. 2018/4481 K. 25.09.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2017/1017
KARAR NO : 2018/4481
KARAR TARİHİ : 25.09.2018

MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –
Davacı vekili,davalının davacı aleyhine icra takipleri başlattığını ,takiplere konu edilen bonolardaki imzaların davacıya ait olmadığını ileri sürerek, davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili,davalının iyiniyetli 3. kişi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, takiplerin dayanağı 24/03/2013 ödeme tarihli 8.250,00 TL bedelli ve 15/10/2012 tarih ve 15.000 TL bedelli yapılan bonolardaki imzanın davacıya ait olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne kısmen reddine karar verilmiş,hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunun incelenmesinde, mukayese belgeler arasında davaya konu bonoların keşide tarihinden önceki tarihli belgelere rastlanılmamıştır. Bilirkişi tarafından düzenlenen rapor bu nedenle hükme esas alınamaz. Mahkemece davacının keşide tarihinden önceki imza incelemesine esas olacak belge asılları ilgili yerlerden getirtilerek bilirkişiden ek rapor veya yeni bir bilirkişiden rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yetersiz incelemeye dayalı bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden taraflara iadesine, 25/09/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.