Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/6246 E. 2017/1510 K. 27.02.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/6246
KARAR NO : 2017/1510
KARAR TARİHİ : 27.02.2017

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili şirketin 27.01.2012 tarihli satış sözleşmesi ile davalıdan 32.779,92-Euro ve vergiler karşılığında 1 adet Tırsan marka 2012 model yarı römork satın aldığını,müvekkilinin aracı sözleşmede belirlenen tarihte alarak trafiğe tescil ettirdiğini,müvekkili şirketin şoförünün aracın bazı parçalarının eski, eksik olduğunu ve aracın aslında 2011 model olduğundan şüphe ettiğini,bunun üzerine Mersin 2.Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2012/47 D.İş. dosyası ile tespit davası açtıklarını,taraflar arasında yapılan sözleşme gereği aracın sıfır , son model olması gerekirken 2011 model bir araç olduğunu ,davalının araçta eski model parçalar kullanarak ve bazı parçaları takmayarak aracı ayıplı bir şekilde müvekkiline sattığını,araçtaki model farkından dolayı 4.000-Euro değer kaybı olduğunu,eski ve eksik parçalar yüzünden de müvekkilinin yaklaşık 2.000-Euro zarara uğramasının muhtemel olduğunu ileri sürerek fazlaya ilişki haklarını saklı tutarak 3.000-TL ‘nin dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile birlikte taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın H.M.K. ‘nun 107.maddesi kapsamında belirsiz alacak davası olarak açılmasının mümkün olmadığını,dava kapsamında eksik olan harcın tamamlatılması gerektiğini, esas yönünden de müvekkili şirketin davacı tarafa 2012 model araç sattığını,bunun dışındaki iddiaların asılsız olduğunu,gerek müvekkili satıcı şirketin gerekse üretici şirketin aldığı 01.08.2011 tarihinden başlayarak uygunluk belgesi düzenlenmiş tüm araçların 2012 model araç olduklarını,araca ilişkin tüm ekipman detaylarının satış sözleşmesi eklerinde düzenlenmiş olmakla alıcı bakımından alım iradesini kapsayan tüm detayların kabul edilerek onaylandığını,zira bir aracın asli unsurları dışındaki tüm aksesuarlarının hem opsiyonel olup hem de satış esnasında müşteri ve satış temsilcisi arasındaki görüşmelerle kararlaştırıldığını,davacının satın almış olduğu araçla ilgili üretim kaynaklı bir sorunun bulunmadığını ,normal performansını etkileyen herhangi bir ekipman barındırmadığını belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporuna göre, davacının iddia ettiği üzere aracın 2012 model olmadığı, zira Sanayi ve Ticaret Bakanlığı’nın 17.12.2012 tarihli Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe giren Motorlu Araçlar ve Römorkların Model Yılının Belirlenmesi Hakkındaki Tebliği’n 4-a maddesi gereğince model yılının aracın imal edildiği veya montajının yapıldığı yerde araç sevke hazır hale geldiğinde düzenlenen uygunluk belgesinin imzalandığı tarih esas alınarak belirleneceği, 23.07.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Motorlu Araçlar ve Römorkların Model Yılının Belirlenmesi Hakkındaki Tebliği ‘nin 5.maddesi ile geçici 1.madde uyarınca Ağustos 2011 tarihinden 31 Aralık 2011 tarihine kadar imal edilen araçların 8.maddenin 1.fıkrasında belirtilen S.GM. 2010-13 tebliğinin 4.maddesine göre 2012 olarak kabul edileceği düzenlemesinin bulunmasına ,dava konusu aracın da uygunluk belgesi tarihinin 01.08.2011 olmasına göre, dava konusu aracın model yılının 2012 olduğunun anlaşıldığı,davacının eksik olduğunu iddia ettiği aksesuarlarla ilgili teslimden sonraki 8 gün içinde itiraz etmediği,satış sözleşmesinin yapılması aşamasında araçta açıkça gözüken ayıpların kontrolünün gerektiği ve davacının modelden kaynaklı bir zararının doğmadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş,hüküm süresinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 27/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.