Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/20198 E. 2018/5840 K. 15.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20198
KARAR NO : 2018/5840
KARAR TARİHİ : 15.11.2018

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davacı banka ile dava dışı … arasında ilk olarak 12/05/2009 tarihinde, daha sonra 02/11/2011 tarihinde genel kredi sözleşmesi imzalandığını, davalının da müşterek müteselsil kefil sıfatıyla sözleşmeyi imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine, kredi alacağının tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek, itirazın iptali, takibin devamı ile davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalının 12/05/2009 tarihli 50.000-USD bedelli sözleşmeye kefil olduğunu, ayrıca bu kredinin teminatı olarak dava dışı borçlu …’ın gayrimenkulü üzerine ipotek tesis edildiğini, davacı banka ile dava dışı … arasında 02/11/2011 tarihinde imzalanan ikinci sözleşmede davalının imzasının olmadığını, ikinci sözleşme ile ilk sözleşmenin ortadan kaldırıldığını, ikinci sözleşmenin imzalandığı tarihte ilk sözleşmeden dolayı herhangi bir borcun bulunmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporlarına göre, davacı banka ile dava dışı borçlu … arasında 12/05/2009 tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesinde davalının kefalet imzasının bulunduğu, bu sözleşmeye istinaden kullandırılan krediler ile ilgili ödeme yapılmaması nedeniyle davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında 02/11/2011 tarihli yeni bir genel kredi sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşme ile önceki kredi sözleşmesinden doğan borçların kapatılarak yeniden borç yapılandırmasına gidildiği, ikinci sözleşmede davalının imzasının bulunmadığı, ikinci sözleşmenin bir tecdit (yenileme) niteliğinde olduğu, bu sözleşme ile önceki sözleşmeye istinaden kullandırılan kredilerin kapatıldığı, tecdit (yenileme) sözleşmesinin önceki borçlar yönünden borcu sona erdiren nedenlerden olduğu, tecdit sözleşmesinde davalının imzası bulunmadığından davalının sorumlu tutulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine, davacının kötüniyetli olarak takip başlattığı ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz eden taraflardan alınmasına, 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.