Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/20074 E. 2018/5157 K. 23.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/20074
KARAR NO : 2018/5157
KARAR TARİHİ : 23.10.2018

MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– KARAR –

Davacı vekili, kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre,davalı ile davacı banka arasında Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesi imzalanarak davalıya kredi kartı verildiği, ödemelerde aksamalar olması nedeniyle kredi kartı hesabının kat edildiği, davalıya kat ihtarnamesi keşide edildiği, davalının tahsis edilen kredi kartını nakit avans kredisi çekimlerinde kullandığı, 10.102,21 TL banka alacağından davalının sorumlu bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine … 18. İcra Müdürlüğünün 2015/602 E sayılı ilamsız icra takibine davalı tarafça yöneltilen itirazın İİK 67/1maddesi gereğince uyarınca kısmen iptali ile 8.871,27 TL asıl alacak, 1.208,42 TL işlemiş faizler toplamı ve 17,27 TL %5 bsmv olmak üzere toplam 10.096.96TL alacağın, asıl alacağa icra takip tarihinden itibaren yıllık %18 faiz oranı üzerinden hesaplanacak temerrüt faizi ve faizin %5 gider vergisi ile birlikte davalıdan tahsili için takibin devamına, davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kredi kartı alacağının tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır.
Kredi kartı alacağında faiz hesabının 5464 sayılı Banka Kartları ve Kredi Kartları Kanunu’nun 26. maddesi uyarınca çözümlenmesi gerekir. İcra takibinden sonraki dönem için bilirkişi tarafından 5464 sayılı Kanun’un 26. maddesi uyarınca tespit edilen temerrüt faiz oranının uygulanması gerekirken takip tarihinden sonraki döneme ilişkin uygulama yeri bulunmayan faiz oranına hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 23/10/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.