Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/19844 E. 2018/5112 K. 22.10.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/19844
KARAR NO : 2018/5112
KARAR TARİHİ : 22.10.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davacı şirketin … Elektronikçiler çarşısında bulunan pazarlamacısı yoluyla davalı … Elektronik Dağıtım Ltd. Şti.’den 150.000,00 TL’lik toptan kontör satın aldığını, mal bedelinin davalı tarafça tahsil edildiğini ancak malın teslim edilmesi gereken tarihte teslim edilmediğini ileri sürerek ödenen bedelin ve zararının ticari temerrüt faizi ile birlikte taraflarına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davalı şirketin ticari merkezinin … ilinde olması sebebiyle davanın … ilinde açılması gerektiğini, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmadığını ileri sürerek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve yapılan yargılamaya göre, davacının dava dilekçesine eklediği slip kayıtları dışında herhangi bir kaydın bulunmadığı, bu kayıtlarda da … isimli şahıs tarafından kredi kartı yoluyla yapılan ödemelerin yer aldığı, davacı ile davalı arasında doğrudan bir ticari ilişki bulunmadığı, taraflar arasında sözleşmenin varlığı ve buna ilişkin bir uyuşmazlık bulunup bulunmadığının ispatlanamadığı, bu kapsamda HMK’nın 10. maddesi hükmünün uygulanamayacağı, genel yetkili mahkeme olan davalının ikametgahı mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle mahkemenin yetkisizliği nedeniyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava konusu bir miktar para alacağı istemine ilişkindir. TBK’nın 89/1 maddesi uyarınca ifa yeri açıkca belli olmadığından para borçları alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edilir.Davacı tarafından dava konusunu teşkil eden alacağa ilişkin olarak sunulan ödeme sliplerinde davalı şirketin isim ve unvanı bulunmaktadır. Davalı tarafından taraflar arasında sözleşme ilişkisinin bulunmadığı ileri sürülmüştür. Bu durumda davacının delil olarak dayandığı ödeme slipleri ve diğer deliller incelenmek suretiyle taraflar arasında ticari ilişki olup olmadığı hususu ön sorun gibi incelenip aralarında ticari ilişki bulunduğu anlaşıldığında, 6098 sayılı TBK’nın 89/1 maddesi uyarınca para borçları, aksine anlaşma olmadığı takdirde alacaklının ödeme zamanındaki yerleşim yerinde ifa edileceğinden, davacı-alacaklının ikametgahı mahkemelerinin de yetkili olduğu gözetilerek yetki itirazının reddine karar verilip işin esasının incelenmesi gerekirken eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 22/10/2018 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

KARŞI OY YAZISI

Taraflar arasındaki ticari alım satım aktinde, satılan malların davacıya teslimine ilişkin aktin ifa yeri davacının yerleşim yeridir. Satılan malların bedeli olan paranın ödenmesine ilişkin aktin ifa yeri ise davalının yerleşim yeridir.
Somut olayda davacı malların teslimine ilişkin aktin ifasını istememekte aktin ifa edilmemiş olması nedeniyle davalıda kaldığını iddia ettiği avans parasının bakiyesini talep etmektedir.
Bu itibarla yerel mahkemenin kararı doğru olup onanması gerektiği görüşünde olduğumdan saygıdeğer çoğunluğun bozma kararına muhalifim.12.11.2018