Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/19765 E. 2017/7254 K. 25.10.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/19765
KARAR NO : 2017/7254
KARAR TARİHİ : 25.10.2017

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince katılma yoluyla duruşmasız davalılar vekilince süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş olması üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmiştir. Belli günde davacı vek. Av. … ile davalılar vek. Av….’ün gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. dosya incelendi gereği düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, taraflar arasında 27/10/2009 tarihli sözleşme ve akaryakıt istasyonu işletme sözleşmelerinin imzalandığını, davalı şirket tarafından sözleşmelere uyulmadığını ve davalı şirket tarafından keşide edilen 16/06/2010 tarihli ihtarname ile sözleşmelerin hükümsüz kaldığının ve 18/09/2010 tarihi itibariyle sözleşmenin sona ereceğinin bildirildiğini, davalı şirketin sözleşmeyi haklı bir neden olmaksızın feshettiğini, davalı …’nun 1.000.000 USD’ye kadar davalı şirketin doğmuş ve doğacak borçlarına kefil olduğunu ileri sürerek şimdilik 100.000 USD cezai şart alacağının ve 80.000 USD kar mahrumiyeti alacağının ödeme günündeki TCMB efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalının fesih tarihi olan 16.06.2010 tarihinden itibaren işleyecek dövize uygulanan en yüksek faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiş bilahare davasını ıslah ederek 909.147,22 USD kar mahrumiyeti, 105.445 USD cezai şartın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, taraflar arasındaki sözleşmenin Rekabet Kurulu kararına istinaden haklı nedenle feshedildiğini, davacının geçersiz sözleşmeye dayanarak müvekkillerinden talepte bulunamayacağını, cezai şart miktarının fahiş olduğunu, müvekkilinin mahvına sebep olacağını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davalı şirket tarafından gönderilen fesih ihtarında sadece Rekabet Kurulu kararının gerekçe gösterildiği, davalı şirketin sözleşmeyi feshinin haksız olduğu, davacının haksız fesih nedeniyle uğradığı kar kaybı tutarı fesih tarihi olan 16.06.2010 tarihi ile sözleşmenin sona erme tarihi olan 27.10.2014 tarihleri arası için 909.147,22 USD olduğu, cezai şart alacağının ise 105.445 USD olduğu, cezai şart tutarının davalı şirketin ekonomik mahvına neden olabileceği kanaatine varılarak %50 indirim yapıldığı, davalı kefil …’nun sözleşmenin 27. maddesi gereğince 1.000.000 USD’ye kadar ve bu miktarla sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne 909.147,22 USD kar mahrumiyeti alacağının ve 1/2 indirimle 52.722,25 USD cezai şart alacağının dava tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasa’nın 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte, ödeme günündeki efektif satış kuru üzerinden TL karşılığının davalıdan tahsili ile davacıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekilleri Yargıtay duruşmasında hazır bulunan taraflar yararına takdir edilen 1.480,00’er TL duruşma vekalet ücretinin bir diğerinden alınarak yek diğerine ödenmesine, aşağıda yazılı onama harçlarının temyiz edenlerden alınmasına, 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.