Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/18927 E. 2018/5740 K. 13.11.2018 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/18927
KARAR NO : 2018/5740
KARAR TARİHİ : 13.11.2018

19. HUKUK DAİRESİ
YARGITAY KARARI
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –

Davacı vekili, davalının alacaklı sıfatıyla … 3. İcra Müdürlüğü”nün 2013/5861 E. sayılı dosyası üzerinden haciz ve muhafaza işlemi yaptığını, bu işlem sonucunda haczedilen menkullerin davalı vekili ile davacı arasında imzalanan 17.09.2013 tarihli yediemin teslim zaptı – ücret sözleşmesi uyarınca günlük 53,60 TL bedelle 29.05.2014 tarihinde davacıya teslim edildiğini, davacı tarafından ilgili icra biriminden 4.950,00.-TL yediemin ücreti alındığını, ancak teslim süresine kadar ödenmesi gereken ücretin bakiye kısmı olan 8,942,00.-TL’nin ödenmediğini, bunun üzerine ilamsız takip başlattıklarını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takip dayanağı sözleşmenin davalı açısından bağlayıcılığının olmadığını, zira …’in alacaklı vekili sıfatının bulunmadığını, vekalet ilişkisinin bulunmaması sebebiyle sözleşmenin bir geçerliliğinin olmadığını, teslim zaptında olması zorunlu bulunan alacaklı veya vekili ile icra memurunun kaşesi ve imzasının bulunmadığını, ayrıca Yargıtay içtihatlarına göre yediemin depolarının Adalet Bakanlığı tarifesine uyması gerektiğini, buna göre de davacının Adalet Bakanlığına Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ uyarınca Adalet Bakanlığı’nın belirlediği ücret üzerinden günlük 4.90 TL tutarındaki alacağını … 3. İcra Müdürlüğü”nün 2013/5861 E. sayılı dosyası üzerinden aldığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan, yargılama sonucu benimsenen bilirkişi raporuna göre, … 3.İcra Dairesinin 2013/5861 esas sayılı dosyasında davacı yedieminin 4.950 TL yediemin ücreti faturası kestiği, davalı borçlunun da yedieminlik ücreti olarak icra dosyasına 4.950,00 TL yatırmış olduğu, davacının alacağını tahsil ettiğini, ayrıca davacı tarafından dava dilekçesinde depoda mahcuzların 345 gün kaldığı, ücretin buna göre hesaplandığı açıklanmış ise de, mahcuzların depoda 17.09.2013 – 29.05.2014 tarihleri arasında kaldığı, toplam 196 gün fark olduğu, dolayısıyla davacının davalı aleyhine haksız olarak icra takibinde bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine, davalı aleyhine yapılan haksız takip nedeniyle asıl alacak üzerinden %20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Alacaklı vekili … ile davacı arasında imzalanan sözleşme geçerli olup, hüküm ve sonuçları itibariyle davalıyı bağlamaktadır. Bu sözleşmede, davalı tarafın takip alacaklısı olduğu dosyada haczedilen bir kısım malların davacıya ait özel depoda muhafaza edilmesi kararlaştırılmış ve günlük 53,60- TL yedieminlik ve depo ücreti öngörülmüştür. Sözleşme yapma özgürlüğü ancak kanunla sınırlandırılabilir. Açıklanan sebeplerle, mahkemece taraflar arasındaki sözleşme hükümlerinin geçerli olduğu kabul edilerek ve bu kapsamda tarafların iddiaları da değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 13/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.