Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2016/10821 E. 2017/5856 K. 13.09.2017 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2016/10821
KARAR NO : 2017/5856
KARAR TARİHİ : 13.09.2017

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete sattığı mallar nedeniyle fatura alacağı bulunduğunu, davalının hiç bir gerekçe göstermeden borcunu ödemeyi ret ettiğini, bunun üzerine … 6. İcra Müdürlüğünün 2013/9666 esas sayılı ilamsız icra takibine başladıklarını, davalı tarafın itiraz ettiğini, takibin durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına, davalı borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının 2011 yılına ilişkin müstahsil makbuzunu süresinde icraya koymadığını bu nedenle öncelikle zaman aşımı ve görev itirazında bulunduklarını, takibe konu müstahsil makbuzları incelendiğinde davacının ve müvekkili şirketin imzalarının olduğunun görüleceğini, davacının faturaya attığı imzayla ödemeyi aldığını ifade ettiğini bu nedenle müvekkilinin davalıya borcu bulunmadığını belirterek davanın reddini ve haksız icra takibi nedeniyle tazminata hükmedilmesini istemiştir.
Mahkemece, davalı firma tarafından 20/10/2011 ve 23/10/2011 tarihli satıcının da imzasını taşıyan iki ayrı müstahsil makbuzu düzenlenerek davacıya verildiği ve davacının bu müstahsil makbuzlarına dayanarak alacak talebinde bulunduğu, VUK’un müstahsil makbuzu başlıklı 235. maddesine göre müstahsil makbuzlarının çiftçi tarafından satılan malın bedeli ödendikten sonra alıcı tarafından düzenlendiği konusunun tartışmasız olduğu,dolayısıyla bir sureti satıcı davacıya verilmiş olan müstahsil makbuzlarının mal bedeli tahsil edildikten sonra alıcı davalı tarafından düzenlenmiş olduğunun kabul edilmesi gerektiği ve müstahsil makbuzunun tek başına bir alacak belgesi niteliğinde olmadığı, davacının davasını yasal delillerle ispatlayamadığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 13/09/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.