Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2015/4846 E. 2015/15102 K. 18.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/4846
KARAR NO : 2015/15102
KARAR TARİHİ : 18.11.2015

MAHKEMESİ : İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 02/12/2014
NUMARASI : 2014/205-2014/552

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili tarafından keşidecisi A. T., keşide tarihi 15.10.2013 çek numarası 80137097 olan 5.000,00 TL bedelli …….. Bankasına ait çek ile ilgili banka sorumluluk bedelinin tahsili için davalı bankanın ……… Şubesine müracaat edildiğini, ancak davalı bankanın çek üzerindeki imzanın keşideci A. T.’a ait olmadığından bahisle sorumluluk bedelini ödemediğini, sorumluluk bedelinin tahsili için başlatılan takibin davalının itirazı üzerine durduğunu belirterek, itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, takibe konu çek üzerindeki keşideci imzası ile müvekkili kayıtlarındaki keşideci imzasının birbirini tutmadığından sorumluluk tutarının ödenmediğini savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, 5941 Sayılı çek yasasının 8/4 maddesinde, takas odaları aracılığıyla ibraz edilmiş çekler için 3. maddenin 3. fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dahil kısmi ödeme yapılamaz düzenlemesinin bulunduğu, dava konusu çekin muhatap banka dışında başka bir bankaya ibraz edildiği, bu durumda anılan yasal düzenleme doğrultusunda davalı tarafça çek sorumluluk bedelinin ödenmemesi işleminin yerinde olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Davalı bankanın ödeme yükümlülüğünün doğması için çek asıllarının davacı yanca bankaya ibrazı gerekmektedir. Davacının bu usulü yerine getirip getirmediği üzerinde durulmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
2- 20.12.2009 tarih ve 27438 sayılı Resmi Gazetede Yayımlanan 14.12.2009 tarih ve 5941 sayılı Kanun’un (9.) maddesiyle yürürlükten kaldırılan 3167 Sayılı Çekle Ödemelerin Düzenlenmesi ve Çek Hamillerinin Korunması Hakkında Kanun’un (6/son) maddesinde; “Takas odaları aracılığıyla ibraz edilmiş çekler için, 10’uncu maddede belirlenen sorumluluk miktarı dahil kısmi ödeme yapılmaz…..” denilmiştir.
14.12.2009 tarihinde kabul edilip, 20.12.2009 gün, 27438 sayılı Resmi Gazete’de ilan edilerek yürürlüğe giren 5941 Sayılı Çek Kanunu’nun geçici (1/3.) maddesinde ise, bankaların müşterilerine verdikleri eski çek defterleriyle ilgili olarak, 3167 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükmü yer almaktadır. Ancak, aynı kanunun 8/4. maddesinde ise: “takas odaları aracılığıyla ibraz edilmiş çekler için, 3. maddenin 3. fıkrasında belirlenen sorumluluk miktarı dahil kısmi ödeme yapılamaz. Bu durum, muhatap bankanın sorumluluk tutarını ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.” hükmüne yer verilmiştir.
Görüldüğü gibi her iki yasada da takas odaları aracılığıyla ibraz edilmiş çekler için belirlenen sorumluluk miktarı dahil kısmi ödeme yapılamayacağı hüküm altına alınmıştır. Ancak 3167 sayılı Yasa’nın değişik 6/4. maddesinde mevcut olmayan bir hüküm 5941 sayılı Yasa’nın 8/4 maddesine konularak kısmi ödeme yapılmayacağına ilişkin bu durumun muhatap bankanın sorumluluk tutarını ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmayacağı düzenlemesine yer verilmiştir.
Dava konusu çekin takas odası aracılığı ile ibraz edilmiş olduğu anlaşılmaktadır. Keşide ve takasa ibraz tarihleri itibariyle 5941 sayılı Kanun’un yürürlük dönemi içinde olduğu anlaşılmakta ise de, çek defterinin banka tarafından hangi Kanun döneminde müşterisine verildiği araştırıldıktan sonra, verilme tarihi dikkate alınarak yukarıda yazılı yasa hükümleri gözetilerek ve bu tespitin sonucuna göre ayrıca yukarıda (1) nolu bentte belirtilen husular da dikkate alınarak bir karar verilmesi gerekirken, bu yönler gözden kaçırılarak eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) ve (2) nolu bentlerde belirtilen nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına peşin harcın istek halinde iadesine, 18.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.