Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2015/3964 E. 2015/16026 K. 02.12.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/3964
KARAR NO : 2015/16026
KARAR TARİHİ : 02.12.2015

MAHKEMESİ : Antalya 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/02/2014
NUMARASI : 2009/315-2014/69

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkilinin, …………adındaki işletmeyi 36.375 TL bedelle davalıdan devraldığını, devir bedelini peşin olarak davalıya ödediğini, satın aldığı deniz feneri adındaki işletmede bulunan demirbaşları da 38.303,78 TL bedelle satın aldığını ve bunun bedelini de davalıya bir gün sonrasında nakden ödediğini, davalının bu devir bedellerinin kardeşine ödeme yapılmak suretiyle ödenmesini istediği için ödemelerin davalının kardeşine yapıldığını, davalının kendi kardeşinden bu bedelleri alamadığı için müvekkilinden ikinci kez ödeme talep ettiğini, bu amaçla bir grup arkadaşı ile iş yerine gelerek müvekkilinden zorla 8 adet senet aldığını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya zorla alınan 8 adet senet bedeli olan 39.200 TL borcu olmadığının tespitini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında borçlu olmadığı halde senet bedellerini ödediğini belirterek davanın istirdat davasına dönüştüğünü beyan etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiline ait olan ……… adlı balık lokantasının kurulacak olan ……….. Tic. Şirketine devri ve şirket değerinin 250.000 TL olması konusunda anlaştıklarını, 16/09/2009 tarihinde şirketin kurulduğunu, 100.000 TL sermayeli şirketin 1000 pay üzerinden 650 payının davacıya, 340 payının Özlem Karacaoğlu’na, 10 payının da O.. K..’na ait olduğunu, davacının 650 payının karşılığının 250.000 TL nin % 65 i olan 162,500 TL olduğunu, bu paranın 39.200 TL lik kısmı için dava konusu senetlerin düzenlendiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece söz konusu işletmenin tamamının değerinin 250.000 TL olduğu ve davacıya da % 65 ini O.. K..’nun devrettiği hususunun davalının kabulünde olduğu, noterde yapılan sözleşmede devir bedelinin 36.375 TL olarak belirtildiği, davalının beyanı doğru kabul edildiğinde dahi davacının devir bedeli olarak davalıya ödemesi gereken miktarın 250.000 TL nin % 65 i olarak 162.500 TL olduğu, davacının şirketteki devir aldığı hisse karşılığı olarak dava dışı Ö. K.’na ….. dekontları ile 91.000 TL ödediği, işletme hakkının devri sözleşmesi sırasında 36.375 TL ve ayrıca …… Bankası aracılığı ile 38.303.78 TL O.. K..’na ödeme yaptığı, böylece davalının toplam ödeme miktarının 165.678 TL olduğu, davacı tarafın dava konusu ettiği toplam 39.200 TL bedelli sekiz adet senedin davalıya verilmesinin dayanağının bulunmadığı, bundan ayrı olarak bu senetlerin alınması sırasında davacının tehdit ve hakaret gördüğünün kesinleşmiş ceza mahkemesi dosyasından da anlaşıldığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.

…/…
Taraflar arasında işletme devrinin yapıldığına ve bonoların işletme devir bedeli olarak verildiğinde uyuşmazlık yoktur. Her ne kadar işletmenin sicildeki devir sözleşmesinde değeri 36.375 TL olarak gösterilmiş ise de gerçek devir bedelinin de bu miktar olmadığı mahkemenin ve tarafların kabulündedir. Bu durumda 36.375 TL nin devir bedeli olarak ödendiğinin kabulü doğru değildir. Dava konusu senetlerin tehdit ve zorla alındığı ileri sürülmüş ise de bu yön davacı yanca kanıtlanamamıştır. Diğer yandan hükme esas alınan Antalya 12. Asliye Ceza Mahkemesinin 2010/216 Esas, 2010/473 Karar sayılı dosyasında verilen karar hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin olup somut olayda delil olarak da değerlendirilemez. Hal böyle olunca davacının iddiasını kanıtlayamadığı anlaşıldığından davanın reddi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 02.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.