Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2015/2253 E. 2015/14562 K. 11.11.2015 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2015/2253
KARAR NO : 2015/14562
KARAR TARİHİ : 11.11.2015

MAHKEMESİ : Gönen(Balıkesir) Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 22/11/2013
NUMARASI : 2013/114-2013/558

Taraflar arasındaki istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı yanın, müvekkilinin keşidecisi olduğu 20.00,00 TL bedelli bir adet bonoya dayalı olarak aleyhine takip başlatılması sonucu müvekkilinin Balıkesir İl Özel İdaresine karşı açtığı ve kazandığı tazminat davasındaki alacağına haciz konulduğunu ve neticeten 32.607,75 TL’nin 22/04/2009 tarihinde tahsil edildiğini, ancak geçirdiği kaza sonucunda müvekkilinin akıl zayıflığının oluştuğu, takibe konu senedin düzenlendiği tarihte de kısıtlı durumunda bulunması nedeniyle bononun geçersiz olduğunu belirterek, tahsil edilen 32.607,75 TL’nin tahsilat tarihi olan 22/04/2009 dan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, istirdat davasını bir yıllık hak düşürücü sürede açılmadığı gibi, davacının müvekkilinden aldığı borç paraya karşılık davaya konu senedi keşide ederek verdiğini, senet düzenlendiği sırada temyiz kudretine sahip bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bonoya dayalı icra dosyasında tahsilatın 22/04/2009 tarihinde yapılmış olup, İİK 72/7. maddesi uyarınca bir yıllık hak düşürücü süre dolmuş bulunduğu gibi, davacının 1996 yılında geçirdiği trafik kazası sonrasında görülen tazminat davası sırasında davacıya vasi tayini söz konusu olmadığı, talebi üzerine kayyım tayini yapıldığı, böylece ehliyetsizliğine dair bir ihbar veya işlem yapılmamış olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı vekilince müvekkilinin keşideci olarak yer aldığı bononun düzenlendiği tarihte akıl zayıflığı bulunduğu, bu kısıtlılık nedeniyle bononun geçersiz olduğu iddia edilmiştir. Bu iddia karşısında yapılacak araştırma sonucunda keşide tarihi itibariyle davacının hukuki ehliyetinin bulunmadığının saptanması halinde, yapılan hukuki işlem (bono keşide edilmesi) mutlak butlan nedeniyle geçersiz olacağından, istirdat davasına yönelik İİK 72/7. maddesinde belirtilen bir yıllık hak düşürücü süre uygulanamayacaktır. O halde mahkemece, davacı keşidecinin bonoyu keşide ettiği tarih itibariyle akıl zayıflığı içinde bulunulup bulunulmadığı, eğer akıl zayıflığı hali varsa vasi tayinini gerektirip gerektirmediği hususlarının araştırılarak, tüm deliller birlikte toplandıktan sonra varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.