YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9983
KARAR NO : 2014/15437
KARAR TARİHİ : 20.10.2014
MAHKEMESİ : Bakırköy(Kapatılan) 16. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 20/12/2013
NUMARASI : 2013/25 Esas, 2013/151 Karar
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili; müvekkili ile davalı arasında akdedilen 05.11.2009 tarihli DPL çok Maksatlı Yer Tespit ve Takip Sistemi Taksitli Satış Sözleşmesi ile 06.01.2010 tarihli DPL Çok Maksatlı Yer Tespit ve Takip Sistemi Kiralama Sözleşmesi uyarınca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere müvekkilinin şimdilik 10.000-TL alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 22.04.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile toplam 91.000-TL davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davacı vekilinin davalı aleyhine açmış olduğu alacak davasının dava dilekçesinde 05.11.2009 tarihli taksitli satış sözleşmesi için 15.04.2010 tarihinden 05.11.2011 tarihine kadar hesaplanacak olan bakiye alacaklarını, 06.01.2010 tarihli kiralama ve satış sözleşmesi için sözleşmenin 8.1 maddesi gereğince 15.04.2010 tarihinden 06.01.2013 tarihine kadar olan sözleşmenin 4.1 maddesine göre hesaplanacak bakiye aylık cihaz kira bedellerinin ve ayrıca sözleşmenin 4.2 maddesine göre hesaplanacak 87 adet cihaz satış bedelinin tahsiline karar verilmesini talep ederek, dava değeri olarak 10.000-TL üzerinden davalı aleyhine alacak davası açtığı, dosyada yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu, davacı davasını 81.000-TL daha ıslah ederek arttırmış ise de, davacının sözleşme gereği alacak miktarını bilmesi gerektiği, 6100 sayılı HMK’nun 109/2 maddesi gereğince talep konusu miktar açıkça belirli olduğundan kısmi dava açılamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, 29.07.2010 tarihinde 10.000-TL üzerinden harcı ikmal edilerek ve fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak belirsiz alacak davası olarak açılmıştır.
Dava tarihinde 1086 sayılı HUMK yürürlükte olup, anılan yasa hükümlerine göre, kısmi dava açılması mümkün olduğu gibi, davacı yan yargılamanın devamında davasını harcını yatırarak ıslah etmiştir.
Bu durumda mahkemece HMK’nun 448. maddesine göre bu kanun hükümlerinin tamamlanmış işlemlere uygulanmayacağı gözetilerek davacının talepleri incelenip bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.