YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9920
KARAR NO : 2014/14272
KARAR TARİHİ : 29.09.2014
MAHKEMESİ : Adana 5. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 13/12/2012
NUMARASI : 2011/1124-2012/1480
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davalı H.. B.. yönünden davanın kısmen kabulüne, diğer davalı S.. B.. yönünden davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkilinin davalılara akaryakıt ödeme fişleri ile akaryakıt sattığını, davalıların borçlarını ödememeleri üzerine alacağın tahsili amacıyla yapılan takibe davalıların haksız itirazları ile takibin durduğunu belirterek, dava miktarını 7.634,00 TL göstererek davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına ve %40’dan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; dava konusu faturaların zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; davalı vekilinin 22.03.2012 havale tarihli beyanında dava konusu satış fişlerinin altındaki imzanın davalı Hasan’a ait olduğunu kabul ettiği, davalılardan S.. B..’ın sözkonusu satış fişlerinde isim ve imzası bulunmadığı gibi dava konusu edilen dört adet fiş toplamı olan 7.634,00-TL meblağlı akaryakıtın davalı Hasan tarafından davacıdan alındığı, bu nedenle 7.634,00-TL’nin ve 1.797,59-TL faizin davalı H.. B..’dan tahsilinin gerektiği gerekçesiyle davalı H.. B.. yönünden davanın kısmen kabulü ile bu davalının dava konusu icra takibine itirazının asıl alacak 7.634-TL ve 1.797,59-TL işlemiş faiz için iptali ile takibin toplam 9.431,59-TL’lik kısım yönünden devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, davalı S.. B.. yönünden davanın reddine ve davaya konu akaryakıt teslim fişlerinde davalı Seyfiddin’in adının da yazılı bulunduğundan davalı S.. B..’ın kötüniyet tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin taktirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalılar vekilinin müvekkili davalı S.. B.. yönünden tüm, müvekkili H.. B.. yönünden aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı vekili tarafından, asıl alacak ve fer’ileri toplamı 9.529,56-TL üzerinden ilamsız icra takibine girişilmiş, davalıların takibin tamamına itiraz etmeleri üzerine açılan iş bu itirazın iptali davasında, dava miktarı olarak 7.634-TL gösterilmiş, sonuç ve istem kısmında “davanın kabulü ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren yasal faize…”karar verilmesi istenmiş ve peşin harç da 7.634-TL üzerinden yatırılmıştır. Yargılama sonunda 9.431,59-TL üzerinden hüküm oluşturulmuştur.
Hakim taleple bağlı olup, talepten fazlaya hükmedemeyeceğinden, HMK 26. maddesine aykırı hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin müvekkili davalı S.. B.. yönünden tüm, müvekkili H.. B.. yönünden sair temyiz itirazlarının reddine oybirliğiyle, (2) nolu bentte belirtilen sebeplerle, hükmün davalı H.. B.. yararına BOZULMASINA peşin harcın istek halinde iadesine, 29.09.2014 gününde gerekçede oyçokluğu, sonuçta oybirliğiyle karar verildi.
-KARŞI OY YAZISI-
Davanın temelini oluşturan icra takibinde 7.634 TL asıl alacak, 1.797,59 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.431,59 TL alacak talebinde bulunulmuştur.
Borçlu tarafından süresinde icra takibine itiraz edilmesi üzerine açılan işbu itirazın iptali davasında harca esas değer olarak 7.634 TL gösterilmiş ise de, dava dilekçesinin sonuç ve istem bölümünde “itirazın iptali ile takibin devamına” şeklinde bir talepte bulunulmakla takipteki toplam 9.431,59 TL’ye yönelik bir dava bulunduğu izlenimi yaratılmıştır.
Gerçekten dava, dilekçenin “sonuç ve istem ” bölümünde olduğu gibi takipte talep edilen toplam alacağa yönelik ise o takdirde 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 32.maddesi uyarıca eksik peşin harç tamamlatılmalı ve ondan sonra yargılamaya devam edilmelidir. Zira anılan yasa hükmü uyarınca harç tamamlanmadan yargılamaya devam edilemez.
O halde mahkemece, davacı vekiline, dava dilekçesi açıklattırılıp davası, takipteki toplam alacağa yönelik ise eksik peşin harç tamamlatıldıktan sonra davaya devam edilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi, eğer davası sadece asıl alacağa yönelik ise HMK’nın 26.maddesi uyarınca taleple bağlı kalınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçeleriyle hükmün bozulması gerektiğini düşündüğümden sayın çoğunluğun dava dilekçesi açıklattırılmadan yazılı şekilde oluşturulan bozma gerekçesine katılamıyorum.