Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/9267 E. 2014/16104 K. 12.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/9267
KARAR NO : 2014/16104
KARAR TARİHİ : 12.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 20/02/2014
NUMARASI : 2012/226-2014/80

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– KARAR –
Davacı vekili, iki ayrı icra takibine konu bonolardaki keşideci ve kefil imzalarının müvekkillerine ait olmadığını ileri sürerek müvekkillerinin icra takipleri nedeniyle borçlu olmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı S.. Ç..’ın projesini yaptığı mağazada fayans, kalebodur alçıpan, duvar kırım döküm işlerini yaptığını, yaptığı bu işlere karşılık olarak 31.01.2012 vadeli ve 15.02.2012 vadeli her biri 9000 TL. Bedelli 2 adet bono verildiğini, bu bonolarda davacı S.. Ç..’ın keşideci, muhasebeci Y.. K..’ın ise kefil sıfatıyla imzaları bulunduğunu, bono bedellerinin ödenmemesi üzerine icra takibine konulduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen 14/11/2013 havale tarihli bilirkişi raporuna göre; takibe konu bonolardaki imzaların davacıların eli ürünü olmadığının tespit edildiği, davalının, davacılara ait olmayan senetleri haksız yere takibe koyması nedeniyle kötü niyetli oldukları gerekçesiyle davanın kabulü ile dava konusu İstanbul 18. İcra Müdürlüğünün 2012/3751 esas ve 2012/5297 esas sayılı takip dosyaları nedeniyle davacıların borçlu olmadığının tespitine, asıl alacağın %40’ı olan 7.200-TL icra inkar tazminatı ile davalının mahkumiyetine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, iki ayrı icra takibine konu bonolardaki keşideci ve kefil imzalarının davacıların eli ürünü olmadığı iddiasıyla İİK’nın 72. maddesi hüküm uyarınca açılan menfi tespit davasıdır. Hükme esas alınan grafolog bilirkişisinin raporuna dayanak 4 adet mukayese belgelerinden 3 adedinin fotokopi belge olduğu, incelemenin HMK’nın 211. maddesine aykırı bir biçimde mukayese belgelerinin asılları üzerinde yapılmayıp fotokopileri üzerinde yapıldığı görülmüştür. Bu durumda Mahkemece icra takiplerine konu senetlerin tanzim tarihinden öncesine ait davacıların imzası bulunan belge asılları ilgili yerlerden getirtilerek yeni bir bilirkişi raporu alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken fotokopi belgeler üzerinde yapılan imza incelemesi sonucu alınan rapora göre karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.