YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/913
KARAR NO : 2014/2819
KARAR TARİHİ : 12.02.2014
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 02/10/2013
NUMARASI : 2011/925-2013/429
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili ile davalı banka arasında düzenlenen vadeli mevduat hesabı anlaşması uyarınca davalı banka nezdinde açılan mevduat hesabına yatırılan mevduatın vade bitim tarihinden önce çekildiğini, vadenin bozulmasından dolayı davalı tarafından anlaşma gereğince müvekkilinin hesabına net 7.862,50 TL faiz tahakkuk ettirildiğini, ancak sonradan davalı bankanın müvekkilin bilgisi ve onayı dışında hesaplarına müdahale ederek tahakkuk eden faizin 7.862,50 TL’lık kısmını hesaptan çektiğini ve aynı gün 525,72 TL’lik bir ödemeyi müvekkil firmaya gönderdiğini, bunun üzerine haksız yere çekilen alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhine girişilen icra takibinin itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacıya ait vadeli hesabındaki mevduatın davacının talebi ile vadesinden önce kapatıldığından vadesiz mevduata uygulanan faizin ödenebileceğini, hesaptaki faiz tutarının sehven yanlış hesaplandığını, yapılan işlemlerin mevzuata ve sözleşmeye uygun olduğunu belirterek davanın reddine ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, vadeli mevduat açarak faiz getirisi almayı isteyen davacının bu vadeli hesabı vadesinden önce kapattığında vadeli hesabının vadesiz hesaba dönüşeceğini ve buna göre faiz işletileceğini bilmesi gerektiği, davalı bankanın işleminin sözleşmeye ve mevzuata uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
818 Sayılı BK.nun 62. maddesinde; “borçlu olmadığı şeyi ihtiyari ile veren kimse hataen kendisini borçlu zannederek vediğini ispat etmedikçe onu istirdat edemez.” şeklinde düzenleme mevcut olup, aynı düzenleme 6098 Sayılı TBK.nun 78/I. maddesinde de yer almıştır. Somut olayda, davalı banka davacının vadeli mevduat hesabını davacının talebi üzerine vadeyi bozarak işlemiş faizi ile birlikte davacıya rızaen ve herhangi bir ihtirazi kayıt koymadan ödediğinden ödenen faizi geri isteyemez. Bu durumda mahkemece yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeksizin davalının savunmasına itibar edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
. .