YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8599
KARAR NO : 2014/10857
KARAR TARİHİ : 11.06.2014
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : Geyve Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 19/02/2014
NUMARASI : 2013/684-2014/275
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı şirketin kambiyo senetlerine özgü takipte alacaklı sıfatıyla takip dosyası borçluları davalılar hakkında başlatmış olduğu takipte, davalı-takip borçlularının müvekiklinden alacağı olduğu iddiasıyla müvekkiline tebliğ edilen 89/1. ve 89/2. haciz ihbarnamelerine müvekkilinin bilgisiz olması nedeniyle itiraz edilemediğini, bunun üzerine müvekkiline 89/3 haciz ihbarnamesinin gönderildiğini ileri sürerek müvekkilinin takip borçluları davalılara herhangi bir borcunun bulunmadığının tespitine, %40 kötü niyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı A.. Ş.. ve E.. Ş.. ayrı ayrı, davacının kendilerinden herhangi bir alacağı bulunmadığını ileri sürerek davanın kabulünü istemişlerdir.
Davalı şirket vekili, davacının kendisine tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine süresinde itiraz etmeyerek bu davanın açılmasına neden olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamaya ve toplanan delillere ve tanık anlatımlarına göre; davalıların, davacıdan herhangi bir hak ve alacağının bulunmadığının anlaşılması karşısında subut bulan davanın kabulüne karar verilerek davacının kendisine gönderilen ihbarnamelere süresinde itiraz etmeyerek davanın açılmasına sebebiyet verdiği ve bu nedenle davalı tarafın yargılama gideri ve vekalet ücretinden sorumlu tutulamayacağı, nitekim Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 21/03/2011 tarih 2011/1424-3669 sayılı ilamının da bu yönde olduğundan davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılarak kendisi lehine vekalet ücreti takdirine yer olmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile takip dosyasında davacıya gönderilen 31/10/2013 tarihli haciz ihbarnamesinde yazılı 63.534,63 TL tutarında ve davacının zimmetinde sayılan borçtan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
Dava, İİK’nun 89/3. maddesi uyarınca açılan menfi tespit istemine ilişkindir. Davalı-alacaklı ….Tarım..Ltd. Şti. Vekilinin cevap dilekçesinde davayı kabul etmemiş olması ve yargılama sonucunda davanın kabulüne de karar verilmiş olduğu gözetildiğinde HMK’nın 326. maddesindeki genel hüküm gereği mahkemece kendisini vekille temsil ettirmiş davacı lehine vekalet ücretine ve yargılama giderine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.