Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/8178 E. 2014/10996 K. 12.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/8178
KARAR NO : 2014/10996
KARAR TARİHİ : 12.06.2014

MAHKEMESİ : Konya 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/02/2014
NUMARASI : 2012/238-2014/87

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı Banka vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –
Davacı vekili, davalı Esensan Matbaacılık şirketinin diğer davalı iş bankasından Genel Kredi Sözleşmesine dayalı kredi çekmiş olduğunu, karşılığında davalı bankaya müvekkili şirket tarafından keşide edilmiş sahte imzalı 5 adet bonoyu teminat amacıyla bankaya vermiş olduğunu,bu bonoların ne zaman bankaya verildiğini ve bu bonolar karşılığında ne zaman kredi çekildiğini bilmediğini, 10,000 TL bedelli iki bononun ödenmesi için banka tarafından telefonla arandığını, müvekkilinin bankaya senetteki imzanın kendisine ait olmadığını ve böyle bir borcun olmadığını beyan etmesine rağmen banka müdürünün protesto işlemlerine başlanılması talimatını verdiğini, müvekkili şirketin ise kredili çalıştığından ve o tarihlerde kredi başvurusu bulunduğundan senedin protesto edilmemesi için 2 adet senedi ödemeyi kabul ettiğini, bu esnada daha bankanın elinde müvekkilinin diğer senetleri olduğunu söylemediğini, senetlerde müvekkili şirketin kaşesinin bulunmadığını belirterek, davalı banka tarafından müvekkilinden tahsil edilen iki adet bono nedeniyle 20.000,00 TL nin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, tahsil edilmeyen ve halen davalı bankanın elinde olan üç adet bonodan dolayı da borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı İş bankası vekili, müvekkil bankanın diğer davalı ile aralarında imzaladıkları kredi sözleşmeleri gereği müvekkil banka şubesi tarafından kredilerin tahsis edildiğini, müvekkili banka tarafından, davacıya kullandırılan krediler kapsamında, davacının keşidecisi olduğu davaya konu bonoların, müvekkil bankaya diğer davalı …. matbaacılık ve Amb. san. ve Tic. Ltd. Şti. tarafından devredildiğini, davaya konu bonoların vadeleri gelmeden önce ihbarnameler gönderildiğini ve davacıya tebliğ edildiğini, 17/01/2012 vade tarihli, 10.000,00 TL bedelli ve 17/02/2012 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli bonoların bedellerinin müvekkil banka tarafından davacıdan tahsil edildiğini, 17/03/2012 vade tarihli 10.000,00 TL bedelli ve 10/04/2012 vade tarihli 16.000,00 TL bedelli bonolar hakkında davacı firmaya ödeme protestolarının gönderildiğini, söz konusu bonolara ilişkin müvekkil bankaya her hangi bir ödeme yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı …. Matbaacılık Amb.Gıda San.Ltd.Şti ‘ye usulüne uygun tebligata rağmen duruşmalara katılmamış kanıtta sunmamıştır.
Mahkemece toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, davaya konu bonolar üzerindeki imzaların davacıya ait olmadığı, davalı bankanın iki adet bono bedelinin tahsil ettiğini kabul ettiği, gerekçesiyle davanın kabulüne, bedeli ödenmeyen 3 adet bonolardan dolayı davacının davalılara borçlu bulunmadığının tespitine, bedeli ödenen 2 adet bonodan dolayı Davacının davalı İş Bankasına ödediği 20.000,00 TL nin bu davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş , hüküm davalı banka vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.
1)Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı banka vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan öteki temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2)818 sayılı BK 62.maddesine göre – Borçlu olmadığı şeyi ihtiyariyle veren kimse hataen kendisini borçlu zannederek verdiğini ispat etmedikçe onu istirdat edemez. Müruru zamana uğramış olan bir borcu eda yahut ahlaki bir vazifeyi ifa için verilen şey, geri alınamaz.-hükmü yer almaktadır. İcra takibi bulunmadan davacının 17/01/2012 ve 17/02/2012 vade tarihli 2 adet senedi rızaen ödediği anlaşılmaktadır. Mahkemece bu madde hükmü üzerinde durulmadan, ödemesi yapılan 2 adet senet için kabul kararı verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı banka vekilinin sair temyiz istemlerinin reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı banka lehine BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.