Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/7992 E. 2014/10482 K. 04.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7992
KARAR NO : 2014/10482
KARAR TARİHİ : 04.06.2014

MAHKEMESİ : Yahyalı Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/03/2013
NUMARASI : 2012/185-2013/76

Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ile katılma yolu ile de davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı, taraflar arasında hazır beton sözleşmesi imzalandığını, davalının teslim ettiği hazır betonun sözleşmeye uygun olmadığını, bu nedenle ihale ile almış olduğu işin istihkakını yapamadığını, borçlarını ödeyemediğini, işinin uzadığını, durumun davalıya bildirildiğini, teminat olarak verilen ve bedelsiz kalan çekin istendiğini ancak, girişimlerinin sonuçsuz kaldığını, zarara uğradığını iddia ederek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 15.000 TL nin faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili cevabında, taraflar arasında akdedilmiş geçerli bir sözleşme bulunmadığını, müvekkilinin davacıya 93 m3 beton teslim ettiğini, teslim ettiği betonun herhangi bir standartta olacağına ilişkin bir vaatte bulunmadığını, davacının almış olduğu beton karşılığı verdiği çeki ödemediğini, davacının herhangi bir ayıp ihbarının olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; davacının dava tarihi itibariyle oluşmuş bir zararının bulunmadığı gerekçesiyle ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dairemiz bozma ilamında “Hükme esas alınan bilirkişi raporu yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de uygun değildir. Öte yandan, davacı vekilince bilirkişi raporuna karşı gerekçeleri de gösterilmek suretiyle itiraz edilmiştir. Bu durumda, mahkemece; tarafların iddia, savunma ve sözleşme hükümleri çerçevesinde davacı itirazları da gözetilerek konusunda uzman bilirkişiden ayrıntılı incelemeyi içerir ve Yargıtay denetimine olanak sağlayacak biçimde rapor alınarak tüm deliller birlikte değerlendirilerek uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” denilmiştir.
Mahkemece Dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının davalıdan fazla imalat ve malzeme bedeli ile taraflar arasındaki anlaşmaya aykırı olarak düşük kalitedeki beton teslimi sebebiyle 46.350 TL ana para ve 1.111 TL işleyen faiz olmak üzere toplam 47.461 TL talep edebileceği, taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne, fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına, karar verilmiş, hüküm davacı vekili ile katılma yolu ile de davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacının temyiz istemine gelince; Davacı dava dilekçesinde 15.000 TL.’ nin reeskont faizi ile birlikte tahsilini talep etmiş, faiz başlangıç tarihini belirtmemiştir. Bu durumda dava tarihinden itibaren asıl alacağa faize hükmedilmesi gerekirken bu yönde olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiş olması doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda (1) no’lu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin katılma yolu ile temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, 04.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.