Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/742 E. 2014/3109 K. 18.02.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/742
KARAR NO : 2014/3109
KARAR TARİHİ : 18.02.2014

MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

Taraflar arasındaki menfi tespit – istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili şirket hakkında alınan ihtiyati haciz kararına dayalı olarak başlatılan takip nedeniyle hacze gelinmesi üzerine … 17. İcra Müdürlüğü’nün 2012/11610 sayılı dosyasındaki icra takibini öğrendiklerini, takibe konu 20/09/2012 keşide tarihli 10.000-TL bedelli çekin davadışı keşideci İki Kardeşler Konfeksiyon Tek.Ltd Şirketi tarafından müvekkiline verildiğini, çekin daha sonra davadışı … Tekstil Ltd Şirketine verildiğini, ancak keşideci şirketin piyasada sorunlu bir şirket olduğunu öğrenmeleri nedeniyle çekin bu şirketten geri alınarak, keşideci şirkete 14.04.2012 tarihli belge karşılığında iade edildiğini, ancak müvekkili cirosunun iptal edilmesinin unutulduğunu, takibe dayanak bu çekin daha sonra müvekkilinin eline hiçbir şekilde geçmediğini, buna rağmen müvekkili tarafından çekte son hamil görünen davalıya icra tehdidi altında haciz esnasında 7.000-TL ödeme yapıldığını, çekte iptal edilen … Tekstil San.Tic.Ltd Şirketi cirosundan sonra gelen Ender–Ay Ltd. Şirketi ile müvekkilinin herhangi bir ticari ilişkisinin bulunmadığını, çek keşideciye iade edildiğinden ciro silsilesinin kopuk olduğunu belirterek, takibe dayanak 10.000-TL bedelli çekten dolayı müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine, haciz işlemi esnasında ödenen 7.000-TL’nin istirdatına ve davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili şirketin davacı şirket ile bir ticaretinin bulunmadığını, çekteki ciroların bozuk olmadığını, davacının çeki keşideciye iade ettiğine dair iddialarının şahsi def’i niteliğinde olduğunu, müvekkilinin iyiniyetli yetkili hamil olduğunu ve bu şahsi def’ilerin müvekkiline karşı ileri sürülemeyeceğini, cirosunu iptal etmeden çeki iade ettiğini ileri süren davacının basiretli tacir gibi davranmadığını belirterek, davanın reddine ve davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, dava konusu çekin ciro silsilesinde bozukluk bulunmadığı, davacının çeki keşideciye iade etmesinin çekin üstündeki metinden ve arkasındaki cirosundan anlaşılamadığı, bu sebeple, davacının bu iddiasının şahsi def’i niteliğinde olup, çeki iade ettiği keşideciye karşı ileri sürülebileceği, davalıya karşı ileri sürülebilmesi için davalının çeki iktisap etmekte kötüniyetli olduğunun ve ağır kusurunun bulunduğunun ispatlanması gerektiği, davacı tarafından bu hususta bir delil sunulmadığı, çek ciro yoluyla davalıya geçtiği için taraflar arasında ticari ilişki olmadığı ve bunun tarafların kabulünde olduğu, bu sebeple, taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığının veya çekin keşideciye iade edilip edilmediği yönünde ticari defterlerin incelenmesine ve tanık dinlenmesine de gerek olmadığı, davacının çekin arkasındaki cirosunu iptal etmeyi unutmasının sonucuna katlanmak zorunda olduğu, zira çeki ciro yoluyla alan son hamilin bu durumu bilemeyeceği belirtilerek, davanın reddine, icra veznesine yatırılan paranın alacaklıya ödenmemesi yönünde tedbir kararı verildiğinden, takip miktarının %20’si üzerinden hesaplanan 2.323,12-TL’ nin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.