Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/7417 E. 2014/9562 K. 21.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7417
KARAR NO : 2014/9562
KARAR TARİHİ : 21.05.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 18/02/2014
NUMARASI : 2013/363-2014/20

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliği nedeniyle davanın usulden reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, dava dışı A.Hava Taşımacılık ile D.bank A.Ş. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesinde müvekkilinin ve davalının müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla yer aldıklarını, müvekkili tarafından kredi borcunun bankaya ödendiğini, müvekkili tarafından kefalet sebebi ile ödenen bedelin hissesi oranında davalıdan rücu edilmesi amacıyla davalı aleyhine başlatılan icra takibinin davalının yetkiye ve borca itirazı sonucu durduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin ikametgahı Bakırköy’de olup davanın yetkili mahkemede açılmadığını, alacağın zamanaşımına uğradığını, rücu talebinin yerinde olmadığını, yasal koşulların bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacı yan tacir ise de davalının tacir olmadığı, taraflar arasında TTK 4 kapsamında ticari ilişkinin bulunmadığı, uyuşmazlığın TBK 587 maddesi kapsamında kaldığı, görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar kesinleştiğinde 2 hafta içinde talep halinde dosyanın İstanbul Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan ve kefil tarafından ödenen borcun, kefalet ilişkisine dayanılarak diğer kredi kefilinden sorumluluğu oranında rücuen tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Bu durumda mahkemece, uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesinden ve sözleşmeye dayalı kefillik hükümlerinden kaynaklandığı ve bankalara ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının TTK’nın 4. maddesi gereğince ticari iş niteliğinde sayılacağı gözetilmeden işin esasına girilerek karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA,peşin harcın istek halinde iadesine, 21.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.