Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/7197 E. 2014/10888 K. 11.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/7197
KARAR NO : 2014/10888
KARAR TARİHİ : 11.06.2014

MAHKEMESİ : Fethiye 3. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/12/2013
NUMARASI : 2009/510-2013/499

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili; davalı yanca müvekkilleri aleyhine dört adet bonoya dayalı olarak takibe girişilmiş ise de bu senetlerin bedelinin müvekkillerince ödendiğini, bu konuda davalılarca düzenlenmiş tahsilat makbuzları da bulunduğunu belirterek takip nedeniyle müvekkillerinin davalılara borçlu olmadığının tespitine, takibin iptaline ve %40 oranındaki tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili; tahsilat makbuzlarının müvekkillerince kabul edilmediğini, bu makbuzlarda tahsilatı gerçekleştiren kişi olarak adı ve imzası bulunan H.. İ..’nin tahsilata yetkili olmadığını, zimmetine para geçirdiği için müvekkillerince işten uzaklaştırıldığını bildirerek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece; dosyaya sunulan tahsilat makbuzları, taraf beyanları, tahsilat makbuzunu düzenleyen H.. İ..’nin tanık olarak verdiği beyanı ve diğer tanık beyanları gözetildiğinde H.. İ..’nin davalılara ait işyerinde çalıştığı ve yine H.. İ.. tarafından davalılar aleyhine işçilik alacaklarına dayalı açılan alacak davasında davalıların cevabına göre H.. İ..’nin davalılar adına yaptığı tahsilatları zimmetine geçirdiğinin bildirilmiş olması karşısında H.. İ..’nin davaya konu bonolara dair tahsilatları davalıları temsilen yaptığının saptandığı gibi öte yandan davacı M.. S.. tarafından da menfi tespit davası açılmış ise de ilişkinin davacı şirket ve davalılar arasında olduğu, bonoların davacı şirketi ilgilendiren borç nedeniyle düzenlenmiş olup davacı M.. S..’ın davada aktif dava ehliyeti bulunmadığı ve ayrıca kötüniyet tazminatı şartlarının koşulları oluşmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davacılardan M.. S.. … Ltd.Şti.nin icra takip dosyasında borçlu olmadığının tespitine, davacı M.. S..’ın açmış olduğu davanın ve ayrıca koşulları oluşmadığından tazminat isteminin de reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalıların temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Davaya konu senetlerde davacılardan M.. S.. tarafından atılmış iki adet imza bulunmaktadır. Bu imzalardan bir tanesi davacı şirket yetkili temsilcisi sıfatıyla atıldığı kabul edildiğine göre diğer imzanın aval veren sıfatıyla atıldığının kabulü gerekir. Asıl borçlu tarafından dosyaya sunulan tahsilat makbuzuyla borcun ödendiği saptandığına göre aval verenin senetten dolayı sorumluluğu da sona erdiğinde mahkemece bu yön gözetilerek davacı M.. S.. yönünden de davanın kabulü gerekirken yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, tahsilat makbuzlarındaki tarihler gözetildiğinde ödemelerin takipten önce yapılmış olması karşısında ödemeye rağmen takibe girişilmesinde davalının kötüniyetli olduğunun kabulüyle İİK. 72. maddesi uyarınca davacı şirket yararına kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin reddinde de isabet görülmemiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.