YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/663
KARAR NO : 2014/3100
KARAR TARİHİ : 18.02.2014
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 19/09/2013
NUMARASI : 2013/184-2013/378
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, davalı tarafından müvekkili hakkında Ankara 27. İcra Müdürlüğü’ nün 2012/1573 sayılı dosyasından 20/10/2011 keşide tarihli ve 29/11/2011 keşide tarihli iki adet çek dayanak gösterilmek sureti ile icra takibi yapıldığını, müvekkili tarafından çeklerdeki imzanın sahteliği nedeniyle süresinde takibe itiraz edildiğini, buna ilişkin olarak Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/169 E. sayılı dosyasındaki yargılamanın halen sürdüğünü, bu dosyada yaptırılan bilirkişi incelemeleri sonucunda çeklerdeki imzaların müvekkiline ait olmadığının tespit edildiğini belirterek, bu çekler nedeni ile müvekkilinin davalıya borçlu bulunmadığının tespitine ve davalı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının takipte çeklerdeki imzaya itirazı üzerine Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/169 E. sayılı dosyasında süren yargılamada alınan bilirkişi raporuna itiraz ettiklerini, zira raporun grafolojik metotlar kullanılmadan hazırlanmış ve hüküm kurmaya elverişsiz olduğunu, icra hukuk mahkemesince yeniden rapor alınması muhtemel olduğu gibi, bu davada da icra mahkemesindeki bilirkişi incelemesi ile yetinilemeyeceğini, ayrıca derdestlik itirazları bulunduğunu, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının olmadığını beyanla, davanın reddine ve davacı aleyhine %20′ kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, Ankara 1. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 2012/169 E. sayılı dosyasında görülen davada çeklerdeki imzanın davacı keşideciye ait olmadığının yaptırılan iki ayrı grafolog bilirkişi incelemesi sonucu alınan 14.03.2013 ve 20.05.2013 tarihli raporlardan anlaşıldığı, bu mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu alınan raporların eldeki davada da hükme esas alınmaya elverişli bulunduğu, imza inkarının çeki elinde bulunduran herkese karşı ileri sürülebilen mutlak def’i niteliğinde olduğu belirtilerek, davanın kabulü ile davacının Ankara 27. İcra Müdürlüğü’ nün 2012/1573 sayılı takip dosyasına konu çekler nedeniyle davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, yasal şartlar gerçekleşmediğinden tarafların tazminat istemlerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İcra Hukuk Mahkemeleri dar yetkili olup, takip hukukundan kaynaklanan davalara bakan mahkemelerdir. İcra Hukuk Mahkemelerinde yapılan bilirkişi incelemesi genel yetkili mahkemelerde kesin delil olarak kabul edilemez. Mahkemece tarafların delilleri toplanarak imza incelemesi yaptırılması gerekirken, İcra Hukuk Mahkemesi dosyasında yapılan bilirkişi incelemelerinin hükme esas alınarak karar verilmesi doğru olmamış, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 18.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.
.