Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/6541 E. 2014/11657 K. 24.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6541
KARAR NO : 2014/11657
KARAR TARİHİ : 24.06.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 1. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/12/2012
NUMARASI : 2011/100-2012/346

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı şirket arasında imzalanan genel kredi sözleşmesine davalıların kefil olduğunu, asıl borçluya kullandırılan teminat mektupları kredisi nedeniyle müvekkilinin komisyon alacağı bulunduğunu, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine yapılan icra takibine davalıların itiraz ettiklerini belirterek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılara dava dilekçesi ilanen tebliğ edilmiş, davalılar yargılamaya katılmamıştır.
Mahkemece, toplanan delilere ve bilirkişi raporuna göre, davalıların kefalet limitlerinin 25.236 TL olduğu, davacının davalılardan 22.08.2008 hesap kat tarihi itibari ile talepte bulunduğundan kat tarihi itibari ile asıl alacak tutarının 5.997,28 TL akdi faizin 21.662,95 TL, gider vergisinin 1.083,15 TL olup toplam borcun 29.747,42 TL bulunduğu ancak davacı tarafça toplam 25.236,00 TL talep edildiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
7201 Sayılı Kanun’un 28. maddesi gereğince, kendisine tebligat yapılamayan ve ikametgahı, meskeni veya işyeri de bulunamayan kimsenin adresi meçhul sayılır. Adresin meçhul olması halinde keyfiyet, tebliğ memuru tarafından mahalle veya köy muhtarına şerh verdirilmek suretiyle tespit edilir. Bununla beraber, tebliğ çıkaran merci, muhatabın adresini resmi veya hususi müessese ve dairelerden gerekli gördüklerine sorar ve zabıta vasıtası ile tahkik ve tespit ettirir.Yabancı memleketlerde oturanlara ilanen tebligat yapılmasını icabettiren ahvalde tebliği çıkaran merci, tebliğ olunacak evrak ile ilan suretlerini yabancı memlekette bulunan kimsenin malüm adresine ayrıca iadeli taahhütlü mektupla gönderir ve posta makbuzunu dosyasına koyar.
Bu açıklamalardan sonra ilanen tebligatla ilgili işlemlerin nasıl yapılacağı ise, Tebligat Kanunu’nun 29 ve 30., Tebligat Tüzüğü’nün 46. ve 47. maddelerinde düzenlenmiştir. Tebligat Kanunu’nun ilana ilişkin 28. ve Tebligat Tüzüğü’nün 46. maddelerindeki hükümlere uyularak çok yönlü araştırma yapılarak (resmi ve hususi müessese ve dairelerden, örneğin seçim kurullarından, vergi dairesinden), bundan sonuç alınamaması halinde ilanen tebliğe gidilmesi gerekir. İlanen tebligat başvurulacak son yoldur. Adres araştırmasının geniş bir çerçeve içerisinde ele alınıp soruşturmanın çok yönlü yapılması gerekir.
Somut olayda, dava dilekçesi davalıların kredi sözleşmesindeki “… Sık No .. ../İstanbul” adresine gönderilmiş, davalıların taşındıklarından bahisle tebligat iade edilmiş, mernis kayıtlarına göre davacı Y.. D..’ın adresinin “B… Sur S…./Fransa “, davalı N.. D..’ın ise “…Sok .. Mah No … F İç Kapı No 8 Beşiktaş/İstanbul” olduğu tespit edilmiştir. Bunun üzerine davalı N.. D..’ın mernis adresine yapılan tebligat iade edilmiş, mahkemece N.. D..’a yapılan tebligatın yeni HMK ya göre düzenlenen tebligat tiplerinden olmadığı gerekçesiyle tekrar tebligat yapılmasına ve davalı Y.. D..’ın yurt dışı adresine konsolosluk vasıtasıyla tebligat yapılmasına karar verilmiş, bu ara karardan sonra davalıların mernis adresinin boşaltılması nedeniyle davalılara ilanen tebligat yoluyla dava dilekçesi
Tebliğ edilmiştir. Yukarıda açıklandığı şekilde araştırma ve soruşturma yapılmadan dava dilekçesinin ilanen tebliğ edilmesi Tebligat Kanunu ve Tebligat Tüzüğü’nün anılan hükümlerine aykırı olup, yapılan tebliğ işlemi usulsüzdür. Bu durum savunma hakkının kısıtlanması olup, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davacılar lehine BOZULMASINA, bozma nedenine göre tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.