Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/6526 E. 2014/14236 K. 29.09.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6526
KARAR NO : 2014/14236
KARAR TARİHİ : 29.09.2014

MAHKEMESİ : İstanbul (Kapatılan) 31. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 16/11/2011
NUMARASI : 2011/232-2011/68

Taraflar arasındaki birleşen alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı (birleşen dosya davacısı) vekilince süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.R.T. ile davalılardan Ş.. A.., M.. A.. ve A.Turizm A.. Teks. Nak. Gıda ve Kuyum. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. Vek.Av.H.K. gelmiş, diğer davalı tarafından kimse gelmemiş ancak davacı vekilince 23.09.2014 tarihli dilekçesi ile duruşma isteminden vazgeçtiğini bildirmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –

Davacı vekili, asıl davada; taraflar arasındaki dikey anlaşmanın tesis edildiği tarihte öngörülen süreden daha erken bir tarihte sonlanması nedeniyle davalı şirkete yapılan ödeme kalemlerinden geçersiz kalan bakiye süreye intifa süresine kıstelyevm usulü yapılan hesaplama neticesi müvekkilinin alacaklı olduğunu belirterek 101.024,06 TL’ nin KDV’ si ile birlikte iktisap tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ve KDV’ sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada ise; davacı vekili, sabit yatırım bedelinin geçersiz ve kullanılamayacak sözleşme süresine karşılık gelen kısmının güncellenmiş değeri olan 112.671,52 TL’ nin 18.09.2010 tarihinden itibaren avans faizi ve faizin KDV’ si ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar A. Turizm Akaryakıt Tek. Nakliyat Gıda Kuyum. İnş. San. Tic. Ltd. Şti. , Ş.. A.., M.. A.. vekili, asıl ve birleşen davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, intifa hakkının ve sözleşmenin ayakta olması ve davacının dava konusu taşınmaz üzerinde faaliyetine devam etmesi, davacının malvarlığında bir azalma – fakirleşmeden söz edilemeyeceği gerekçesiyle, davacının dava tarihi itibariyle asıl ve birleşen davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığı gibi dava şartı bakımından erken açıldığı anlaşılan asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Asıl ve birleşen davanın davalılarından V.. A.. 18.08.2008 tarihinde ölmüş olduğu dosya içeriği ile sabittir. Asıl davanın dava tarihi 29.12.2010, birleşen davanın tarihi ise 19.09.2011′ dir. Bu tarihlerde göstermektedir ki anılan davalı dava tarihlerinden önce ölmüştür. Dava tarihi itibariyle HUMK yürürlüktedir. Ölü kişi hakkında dava açılamayacağı düşünülmeden asıl ve birleşen dava hakkında yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığı gibi, yine dosya içeriğinden anlaşıldığı gibi taraflar arasındaki bayilik ilişkisi davalı tarafça 18.09.2010 tarihinde feshedilmiş fesih ve asıl dava tarihinde davacı yan lehine tesis edilmiş olan intifanın fekedilmemiş olduğu açıktır. Kaldı ki, asıl davada, fesihten sonra kalan süreye tekabül eden intifa bedeli, birleşen davada ise kalıcı yatırım bedelleri talep edilmiştir.
Bu durumda; mahkemece, yukarıda yapılan açıklamalar gözetilerek asıl ve birleşen davada davalı V.. A..’ nun ölü olduğu, asıl davanın intifanın terkin edilmesinden önce açıldığı gözetilip, birleşen davada ise yine V.. A..’ nun ölü olduğu gözden kaçırılmaksızın, davacı lehine taşınmazda tesis edilmiş olan intifa hakkının intifa sözleşmesinde belirlenen süreden önce ve yine dava tarihinden önce fekedilmiş olduğu dosya içeriği ile sabit olup, mahkemece davacının talebi gözetilerek davacının bedelini ödeyerek yaptırılmış bulunan sabit yatırımların taşınmaz değerine bir artırım fayda sağlayıp sağlamadığı, bu sabit yatırımlar kullanılmak suretiyle davalının ticari faaliyetini sürdürüp sürdürmediği, sabit yatırımların ticari faaliyetine katkısı hususları üzerinde de yeterince durulup, bu yönlerde araştırma ve gerekirse yerinde keşif yapılıp sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönler gözetilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 29.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.