Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/6347 E. 2014/10874 K. 11.06.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6347
KARAR NO : 2014/10874
KARAR TARİHİ : 11.06.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2013/272-2013/340

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı şirket arasında yapılan ticari kredi sözleşmesini davalıların davalıların müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladıklarını, müvekkilinin kredi alacağını tahsil etmek için yaptığı icra takibinin davalıların kısmı itiraz nedeniyle durduğunu ileri sürerek davalıların 137.912,49 TL işlemi temerrüt faizi toplamına itirazlarının iptaline, % 40 tazminata karar verilmesini taep ve dava etmiştir.
Davalılar, davaya cevap vermemişlerdir.
Mahkemece, bilirkişi raporunda davalıların tahsilde tekerrür olmamak üzere 587,230,85 TL asıl alacak 68.652,94 TL işlemiş faiz talep edilebileceğinin belirlendiği, davalıların kefalet isteminin ise 550.000 TL olduğu, hesap kat ihtarının davalılara tebliğ edilemediği, temerrüdün takip tarihinde oluştuğu, davalıların takipte talep edilen 582.902,36 TL asıl alacak faturasına bir itirazlarının bulunmadığı, takibin asıl alacak yönünden kesinleştiği, BK ‘nun 490 (6098 sayılı Yasa’nın 589.) maddesi uyarınca asıl borçlunun takip tarihi itibariyle sorumlu olduğu asıl borç ve fer’ileri toplamının kefalet senedinde gösterilen azami miktarı aşmaması gerektiği, kefilin kendi temerrüdünden ve kefalet miktarından dolayı sorumlu olduğu, kesinleşen asıl alacağın miktarının dahi davalıların kefalet limitlerini aştığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davalı borçlular icra dosyasına sundukları itiraz dilekçesinde davacının asıl alacağa uygulanmasını talep ettiği faiz oranına da itiraz etmişlerdir. Mahkemece, itiraz konusu olmayan asıl alacak miktarına takip tarihinden itibaren işleyecek faiz oranı konusunda bir karar verilmesi gerekirken davacının bu talebinin de reddine karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.