Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/6132 E. 2014/8754 K. 06.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/6132
KARAR NO : 2014/8754
KARAR TARİHİ : 06.05.2014

MAHKEMESİ : Gürün Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 11/09/2013
NUMARASI : 2011/142-2013/76

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili ile davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacılar vekili, davalının, müvekkillerinin banka kredi borçlarını ödeyeceğini vaat ederek müvekkillerinden 73.000-TL bedelli icra takibine konu senedi aldığını, ancak banka borçlarını ödemediği gibi esasen bir borç karşılığı olmayan ve ödeme tarihi içermeyen senedi de takibe koyduğunu belirterek, müvekkillerinin sözkonusu senet ve takip nedeniyle davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, senedin ve takibin iptaline, takipte ödenen paranın avans faiziyle istirdadına ve davalı aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı, 73.000-TL’ lik alacağının kaynağının 01.09.2008 tarihli mukavele başlıklı belge olup, bu belgeden ve senet metninden davacılara 73.000-TL nakit para verdiğinin anlaşılmakta olduğunu, davacıların mukaveledeki mükellefiyetlerini yerine getirmediğini, soyut borç ikrarını içeren senedin bedelsizliğini savunan davacıların bunu yazılı delille ispatlamaları gerektiğini beyanla, davanın reddine ve davacılar aleyhine %40 tazminata karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, vade ve ödeme yerinin esaslı şekil şartlarından olmadığı, ihtiyari unsur olan bedel kaydını içeren bononun lehdarının artık senedin kayıtsız ve koşulsuz bir borç ikrarı olduğu yolundaki soyutluk kuralına dayanamayacağı, davalının davacılar hakkında 73.000-TL bedelli, 01.09.2009 vade tarihli, “bedeli nakden alınmıştır” kayıtlı emre muharrer senede dayanarak kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığı, ispat yükünün davacıda olup, bedelin nakden alınmadığı hususunun şahitle ispatının mümkün olmadığı, senede karşı senetle ispat zorunluluğu kuralı gereğince davacılar tarafından davalıyı ilzam edici yazılı başka bir delilin dosyaya sunulamadığı, davacı tarafa son olarak delilleri uyarınca yemin teklif hakkı hatırlatması yapılmasına rağmen, davacı vekilinin bu hakkı kullanmayacaklarını beyan ettiği, yine davalının tefecilik suçundan dolayı Asliye Ceza Mahkemesinde yargılandığı ve henüz kesinleşmemekle birlikte ceza aldığı anlaşılmışsa da, sözkonusu suçtan mahkumiyet kararı verilmesinin, salt bu nedenle açılacak bir menfi tespit davasının kabulü için yeterli bir gerekçe olamayacağı, bu durumun yazılı delille ispat gerekliliği hususunda bir değişiklik yaratmayacağı, zira ceza dosyasında sanığın tefecilik suçundan ceza almasının davacıların davalıya borçlu olmadığı hususuna karine olmadığı gerekçeleriyle, ispatlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Somut olayda ihtiyati tedbir sebebiyle davalı alacaklının alacağına kavuşması geciktirilmiş olduğundan İİK’ nun 72/4. maddesi uyarınca davalı yararına tazminata hükmedilmesi gerekirken bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmemesi bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte belirtilen nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 06.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.