Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/570 E. 2014/16706 K. 24.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/570
KARAR NO : 2014/16706
KARAR TARİHİ : 24.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 05/11/2013
NUMARASI : 2012/711-2013/533

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av. N.. I.. ile davalı vek.Av. H.. P..’in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili ile aralarındaki ticari ilişkiden dolayı davalıdan 53.460,54 TL alacaklı olduğunu, alacağın varlığı cari hesap kayıtları ile sabit bulunduğunu, alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacı ile ticari ilişkisi bulunmadığını, öte yandan davacının kızı dava dışı Kadriye Karataş ile sorumlu yönetici sözleşmesi kapsamında müvekkili ile pastane mamullerinin üretimine dair ticari ilişki kurduğunu, sözleşme ile davalı tarafından sorumlu yöneticinin himayesinde üretimde gerekli araç ve gereçlerin sağlanacağını, üretimin müvekkilinin sağladığı ekipmanlarca yapılacağını, ancak müvekkilinin dava dışı anılan şahsın hizmetine sunduğu ekipmanların yerinde bulunamadığını ve icra takibine geçildiğini bildirerek davanın reddi ile % 20 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, 21.03.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile davacı adına hareket eden dava dışı K.. K..’ın müvekkilinden alacaklı olmadığı gibi müvekkilinin 150.000 TL üzerinde alacaklı bulunduğunu, davacı yanın müvekkilinden alacaklı olduğununu tespit edilmesi halinde bu bedelin müvekkiline olan borçtan takas ve mahsup edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda; davalının ticari defterlerinde kayıt altına alınan ve kabul edilen davacı alacağının 53.247,94 TL olduğu, dava dışı Kadriye Karataş’ın davalıya olan borcunun mahsup edilebileceği sonucuna gidilemeyeceği, bu hususların ayrı bir dava konusu olabileceği, kaldı ki, davalının takas mahsup talebinin de bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, takibin 53.247,94 TL üzerinden takip tarihinden itibaren değişen ve değişecek avans faiz oranları uygulanmak suretiyle devamına, % 40 tazminata karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava, cari hesap ilişkisi kapsamında alacağın tahsili için girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. 6100 sayılı HMK’nun 137/2 ve 139. maddeleri dikkate alındığında, mahkemece; 25.03.2013 tarihli celsede dilekçeler teatisi tamamlandıktan sonra bir dahaki celse ön inceleme yapılmasına karar verilmiş, takip eden celsede ise tahkikata geçilmiştir.
Dilekçeler aşamasının tamamlanmasını takiben ön inceleme tutanağı düzenlenmeden, dosya üzerinden tarafların iddiası ve savunması tespit edilmiş; belirli bir gün tayin edilerek tahkikat duruşmasına geçilerek esas hakkında karar verilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu, usul hukukumuzda ilk derece yargılmasının beş temel aşamadan oluşmasını öngörmüştür. Bunlar sırası ile, dilekçelerin karşılıklı verilmesi, ön inceleme, tahkikat, sözlü yargılama ve hükümdür. Bu aşamalar içinde yeni olan ise ön inceleme aşamasıdır. Yargılamanın gereksiz yere uzamasının engellenmesi, mahkemenin ve tarafların yargılamada gereken hazırlığı davanın başında yapmasının sağlanması bakımından, Hukuk Muhakemeleri Kanunu ile, dilekçelerin verilmesinden sonra ve tahkikat aşamasından önce gelmek üzere”ön inceleme” adıyla yeni bir yargılama aşaması kabul edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nun 137. maddesinde, ön incelemenin kapsamı, HMK 138. maddesinde ön inceleme aşamasında dosya üzerinden dava şartları ve ilk itirazlar hakkında verilecek kararlar, HMK 139. maddesinde ön inceleme duruşmasına davet, HMK 140. maddesinde ise yapılması zorunlu olan ön inceleme duruşması düzenlenmiştir.
6100 sayılı HMK’nun ön incelemenin kapsamı başlıklı 137. maddesinde ” dilekçelerin karşılıklı verilmesinden sonra ön inceleme yapılacağı, 138. madde dikkate alınarak hakimin öncelikle dava şartları ve ilk itirazlar hakkında dosya üzerinden karar vereceği dava şartları ve ilk itirazlar hakkında gerektiği takdirde kararını vermeden önce, bu konuda tarafları ön inceleme duruşmasında dinleyebileceği, ön inceleme duruşmasında, tarafların iddia ve savunmaları karşısında uyuşmazlık konularının tam olarak belirlenebileceği, hazırlık işlemleri ile tarafların delillerini sunmaları ve delillerin toplanması için gereken işlemleri yapacağı, tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edebileceği davalarda onları sulhe veya arabuluculuğa teşvik edebileceği ve bu hususların tutanağa geçirileceği belirtilmiştir. Ön inceleme duruşmasında, dava şartları ve ilk itirazları ile sınırlı olmak üzere tanık dinleme, belge inceleme, bilirkişi görüşü alma, keşif yapma ve yemin teklif etme gibi işlemler yapılabilir, ancak tahkikata yönelik işlemler yapılamaz
HMK’nun 137. maddenin ikinci fıkrasında ise ön inceleme tamamlanmadan ve gerekli kararlar alınmadan tahkikata geçilemeyeceği, tahkikat için duruşma günü verilemeyeceği düzenlenmiştir. Gereksiz duruşmalara ilişkin uygulamadaki eski alışkanlıkların devam etmesinin kesin olarak önüne geçilmesi amacıyla kanun koyucu, ön inceleme aşaması tamamlanmadan ve bu aşamada alınması gereken kararlar alınmadan, tahkikat aşamasına geçilmesini ve tahkikat için duruşma gününün belirlenmesini kesin bir ifade ile (emredici nitelikteki bir düzenlemeyle) yasaklamıştır.
Tüm bu hususlar dikkate alındığında, dilekçeler aşaması tamamlandıktan sonra, öncelikle dosya üzerinden dava şartları ve ilk itirazların incelenmesi, bu konularda olumlu veya olumsuz bir karar verilmesi, dosya üzerinden karar verilemeyen dava şartları ile ilk itirazlar hakkında karar verilmek ve diğer ön inceleme işlemlerini yapmak üzere tarafların ön inceleme duruşmasına davet edilmesi, 6100 sayılı HMK 137 ve 140. maddelerine göre ön inceleme duruşmasında gerekli usul işlemleri yapıldıktan sonra tahkikat duruşmasına geçilmesi gerekirken, ön inceleme işlemleri yapılmadan tahkikat duruşmasına geçilmesi ve esas hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 24.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.