Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/5328 E. 2014/9271 K. 15.05.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5328
KARAR NO : 2014/9271
KARAR TARİHİ : 15.05.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 7. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 24/05/2012
NUMARASI : 2009/718-2012/108

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde temlik alan davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ve % 40 oranında icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
Davalılar vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, dosya kapsamına ve 20/12/2011 tarihli bilirkişi ek raporuna göre davanın kısmen kabulü ile, İstanbul 2. İcra Müdürlüğü’nün 2008/8992 sayılı takip dosyasında, davalı C.. E..’nin itirazının tahsilde tekerrür olmamak üzere 361.444,13 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve fakat asıl alacak tutarı 300.671,00-TL’sine takip tarihinden itibaren % 126 temerrüt faizi ve % 5 faizin gider vergisi yürütülmek suretiyle takip talebindeki diğer koşullarla devamına, davalı M.. E..’nin itirazının tahsilde tekerrür olmamak üzere 177.562,50 TL için iptali ile takibin bu miktar üzerinden ve fakat asıl alacak tutarı 150.000,00 TL’sine takip tarihinden itibaren % 126 temerrüt faizi ve % 5 faizin gider vergisi yürütülmek suretiyle takip talebindeki diğer koşullarla devamına, davacının fazlaya ilişkin isteminin reddine, davalıların kabul edilen alacağın % 40’ı oranında 144.577,65 TL (davalı Meryem’in 71.025,00-TL’si ile sorumlu olmak üzere) icra inkar tazminatının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline dair verilen karar süresi içinde temlik alan davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’nın 297/2 (HUMK m. 388) maddesine göre; “Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden herbiri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir”
Somut olayda; yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilen hüküm fıkrasında hükmedilen toplam miktarlar olarak 361.444,13 TL ile 177.562,50 TL gösterilmiş, cümlelerin devamında asıl alacak miktarları yazılmış olmakla birlikte, toplam miktar ile birlikte asıl alacak miktarı olarak gösterilen değer arasındaki farkın hangi fer’i alacaklardan ibaret olduğu gösterilmemiştir. Mahkemece HUMK’nun 388 (HMK 297) maddesine uygun hüküm kurulmamıştır. Zira hükmedilen alacağın içinde asıl alacak, faiz vs. kalemler olup, bu şekilde hüküm kurulması infazda tereddüt yaratacağından hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.