YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/5264
KARAR NO : 2014/8031
KARAR TARİHİ : 28.04.2014
MAHKEMESİ : Bartın 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 02/12/2013
NUMARASI : 2013/413-2013/281
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Dava, davalının kefili olduğu tarımsal kredi ikraz sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın reddine dair verilen kararın temyizi üzerine, Dairemizin 17/09/2012 tarih, 2012/5501 E., 2012/12979 K. sayılı ilamıyla; uyuşmazlığın, tarımsal kredi ikraz sözleşmesinden kaynaklandığı, mahkemece, iddia ve savunma çerçevesinde konusunda uzman bir bilirkişiye banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak davacının talep edebileceği alacak miktarı saptanıp, tüm deliller birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda herhangi bir araştırma ve inceleme yapılmaksızın hüküm kurulduğu gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiş, Mahkemece bozma ilamı sonrası davanın kısmen kabulüne, şartları oluşmadığından kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Alacak banka kredi sözleşmesinden kaynaklanmakta olup likit (bilinebilir, belirlenebilir) nitelikte olduğundan İİK.’nın 67/2. maddesi uyarınca davacı banka lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken bu yöndeki talebin tazminatın niteliğinde de hata yapılarak reddedilmiş olması isabetsiz olduğu gibi davalı harçtan muaf olmadığından “kabul edilen kısım üzerinden hesaplanacak karar ve ilam harcının davalıdan alınmasına” şeklinde hüküm kurulması gerekirken bu yön gözetilmeden davacı bankanın harçtan muaf olduğu gerekçesiyle davalının da harçtan sorumlu tutulmaması usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı banka vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.