YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4408
KARAR NO : 2014/11412
KARAR TARİHİ : 18.06.2014
MAHKEMESİ : Çorlu 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/11/2013
NUMARASI : 2013/159-2013/331
Taraflar arasındaki birleşen sözleşmenin iptali – alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı ve davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. Ü.. Ö.. ile davalı vek.Av. A.. Y.. gelmiş, diğer ihbar olunanlar taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Dava finansal kiralama sözleşmesinin feshi ve alacak istemine ilişkin olup, mahkemece davanın kabulüne dair verilen hüküm davalı vekilince temyiz edilmiş, Dairemizin 28.11.2012 tarih 2012/11638 E. – 2012/17857 K. sayılı ilamı ile bozulmuş, bozmaya uyularak davanın kabulüne dair verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı yan iş bu davasında dava ihbar olunan Y.. O..’nın davalıdan aldığı makinanın kendisine finansal kiralama sözleşmesi gereğince teslim edildiğini, ne varki makinanın ayıplı olduğunu iddia ederek malın davalıya iadesine ve finansal kiralama akdinde kiralayan olan Y.. O..’na ödenen bedellerin faiziyle tahsiline, sözleşmenin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Somut olayda dava ihbar olunan Y.. O.. ile davacı arasında 27.09.2004 tarihli finansal kiralama sözleşmesi imzalanmış olduğu, bu sözleşme gereğince finansal kiralamaya konu makinanın ihbar olunan Y.. O..’nca davalıdan alınıp davacıya kiralandığı dosya içeriğiyle sabittir.
Finansal Kiralama Kanunu gereğince finansal kiralamaya konu malın mülkiyeti finansal kiralama sözleşmesi süresince kiralayana, bir başka deyişle Y.. O..’na aittir. Kiralamaya konu malın ayıplı olması durumunda kiracının malı satana karşı dava açabilmesi için kiralayan tarafından bu yönde kiracıya açık bir yetki verilmiş olması gerekir.
Dosya içerisinde davacı kiracıya kiralayan Y.. O..’nın böyle bir yetki verdiğine dair herhangi bir bilgi ve belge bulunmamaktadır. Kaldıki dava ihbar olunan Y.. O.. vekili 17.02.2009 tarihli dilekçesinde davacıya böyle bir yetki verilmediğini bildirmiştir. Hal böyle olunca mahkemece öncelikle bu yön üzerinde durulup karar yerinde tartışılıp ve gerekçelendirildikten sonra bir karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi doğru olmadığı gibi finansal kiralama sözleşmesinin kiracı davacı ile dava ihbar olunan kiralayan Y.. O.. arasında olduğu, davalının bu finansal kiralama sözleşmesinde taraf olmadığı gözetilerek bu sözleşmenin feshini davacı kiracının isteyip isteyemeyeceği üzerinde de durulmaması ve davada taraf olmayan ihbar olunan Y.. O.. ile satıcı arasındaki satış sözleşmesinin feshine de karar verilmesi de isabetsizdir.
Öte yandan yukarıda yapılan açıklamalar gözetildiğinde finansal kiralama sözleşmesi davacı ile dava ihbar olunan Y.. O.. arasında olması karşısında kiracı davacının ödemiş olduğu kira bedellerini bu sözleşmenin tarafı olmayan satıcı davalıdan talep edemeyeceği gözetilmeden bu yönde de yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin sair davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100,00 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 18.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.