Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/4230 E. 2014/7977 K. 28.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/4230
KARAR NO : 2014/7977
KARAR TARİHİ : 28.04.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 37. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 27/12/2011
NUMARASI : 2011/64-2011/104

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne davalı Y.. K.., Ç.. T.. hakkındaki davanın konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün davacılardan Y.. A.. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacılardan Y.. A.. vek. Av….. gelmiş, diğer davacı ve davalılar tarafından kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Dava, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
Davalı taraf, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, asıl borçlu davalı şirketin davacı bankaya kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcunun ödenmediği, davacı bankanın ipotekli taşınmaz için başlattığı takipte ipotekli taşınmazın 651.000 TL bedelle satıldığı ve davacı alacağının itfa edildiğinden bu miktarın toplam alacak miktarından tenzili gerektiği, teminat mektubu ve çek yaprakları bankaya iade edilmediğinden bedellerinin depo edilmesi gerektiği, davalılar Y.. K.. ve Ç.. T..’ın icra takibine itirazlarını geri aldıklarından anılan kefiller hakkındaki davanın konusuz kaldığı gerekçeleriyle davanın kısmen kabulü ile takibin asıl borçlu N.. A.. İle kefiller K. S. T., İ.. C.., Ü.. S.. yönünden 753.089,42 TL asıl alacak üzerinden takip talepnamesindeki koşullarla devamına, halen meri olan 150.000 TL teminat mektubu bedeli ile ibraz edilmemiş çek yaprakları için bankaca garanti edilmiş olan 7.850 TL’nin nakden depo edilmesine, hükmedilen alacağın %40 ‘ı oranında 267,254,80 TL inkar tazminatının bu davalılardan tahsiline, davalılar Y.. K.. ve Ç.. T.. hakkındaki dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı banka vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı bankanın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2) Davacı banka ile davalı N. Kağıt A.Ş. arasında imzalanan kredi sözleşmesinin, diğer davalıların kefil olarak imzaladıkları ayrıca davalı N. A.Ş.’nin taşınmazını kullandığı kredinin teminatını teşkil etmek üzere davacı banka lehine ipotek tesis ettiğinde uyuşmazlık bulunmamaktadır.
Davacı banka 27.06.2008 tarihli ihtarname ile kredi hesabını kat ederek asıl borçlu yönünden öncelikle İstanbul 10. İcra Müdürlüğü’nün 2008/4927 Esas sayılı dosyası ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine başlamış, ayrıca rehnin paraya çevrilmesi yolu ile başlattığı takipteki rehin tutarını alacağından indirerek asıl borçlu yönünden İstanbul 14. İcra Müdürlüğü’nün 2008/17345 E. sayılı icra takibini başlatmış, anılan takipte kefiller yönünden ise alacağın tamamını kefalet limiti çerçevesinde talep etmiştir. Davalıların itirazı üzerine 2008/17345 E. sayılı takip yönünden görülmekte olan işbu davayı açmıştır. Yargılama devam ederken ipotekli taşınmaz satılmıştır. Bu durumda ipotekli taşınmazın satış bedelinden elde edilen gelir, davaya konu itirazın iptali davasında takip tarihi itibariyle belirlenecek asıl alacaktan mahsup edilemez. Çünkü davacı asil borçlu yönünden ipotek limiti kadar miktarı alacağından tenkis ederek icra takibi yapmıştır. Kefiller yönünden ise yapılan tahsilat infazda dikkate alınacaktır. Bu nedenle kefillerin takip tarihindeki sorumlu tutulacakları miktardan ipotekli takipte yapılan tahsilatlarda indirilemez.
Diğer yandan davalılardan Ç.. T.. vekili yargılama süresinde itirazından 19.01.2010 tarihli dilekçe ile vazgeçmiş olup, icra takibi hakkında kesinleştiğinden anılan davalı takip konusu borcu kabul etmiş sayılır. Bu durumda davacının dava açmakta haklı olduğu gözetilerek bir karar verilmesi gerekirken anılan davalı yararına vekalet ücreti takdiri isabetsizdir.
SONUÇ : Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı banka vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı yararına takdir olunan 990 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 28.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.