Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/3927 E. 2014/7238 K. 14.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3927
KARAR NO : 2014/7238
KARAR TARİHİ : 14.04.2014

MAHKEMESİ : Uşak 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 14/02/2013
NUMARASI : 2009/426-2013/29

Taraflar arasındaki menfi tespit-istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, davalının müvekkilleri hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlattığını, davalının bedelsiz senetleri icra takibine konu etmesi nedeniyle savcılığa şikayet edildiğini, davalının ceza soruşturmasında alınan beyanında müvekkillerinden hiçbir alacağı olmadığını, senetleri aldığı kişi dava dışı E.. A.. olan alacağı karşılığında senetlerin kendisine E.. A.. tarafından verildiğini belirttiğini, ceza soruşturmasında şüpheli olan E.. A.. müvekillerinin saffetinden faydalanarak 70.000,00 TL’lik alacaklı kısımları boş olan senetleri aldığını, alacaklı kısımlarının şüpheliler tarafından kendi adlarına veya çeşitli kişiler adlarına doldurularak icra takiplerine konu edildiğini, aynı grup bir kısım senetlerle ilgili olarak daha önce açtıkları davanın da müvekillerinin lehine sonuçlandığını, müvekillerinin davacıya borçları olmamasına rağmen icra tehdidi altında ödeme yapmak zorunda kaldıklarını belirterek müvekkilerinin davalıya borçlu olmadıklarının tespitine, ödemiş oldukları 7.751,00 TL’nin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davayı kabul etmediklerini, ceza davasının sonucunun beklenmesinin gerektiğini, bunun yanında davacı tarafça sunulan ödeme makbuzundaki imzanın kendisine ait olduğunu, alacağın tamamının o tarih itibariyle tahsil edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalının ceza soruşturmasında alınan beyanında davacıları hiç tanımadığını, icra takibine dayanak yaptığı senetleri dava dışı E.. A.. kendisine verdiğini belirttiği, ceza davasının halen derdest olduğu, dolayısıyla takibe konu edilen senetler nedeniyle davacıların davalıya borçlu olmadıkları, bu senetlerin E.. A.. tarafından davacılardan alacaklı kısımları boş olarak alındığı ve onun tarafından doldurulmak sureti ile davalıya verildiği, davalı tarafından senetlerin boş kısımları doldurularak icra takibine konu edildiği, davacıların icra tehdidi altında davalı vekiline 11/02/2009 tarihinde 7.751,00 TL ödemek zorunda kaldıkları, ayrıca davacılar vekilince aynı hususlar ile ilgili olarak dava dışı başka bir şahıs aleyhine açılan davanın da kabul edildiği ve kararın kesinleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK’nın 592.maddesine göre açığa senet düzenlenmesi mümkün olup dava konusu senedin lehdar hanesi boş olarak dava dışı E.. A.. verilmesi ve onun tarafından da davalıya devredilip lehdar hanesine davalının adı yazılarak tedavüle çıkarılması olayında davacıların senedin anlaşmaya aykırı olarak doldurulduğunu yazılı delille ispat etmeleri gerektiğinden, mahkemece bu yönler tartışılıp değerlendirilmeden davalının ceza davasındaki beyanı bağlayıcı bir beyan olmadığı halde hükme gerekçe yapılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı vekilinin öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 14.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.