Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/3705 E. 2014/6846 K. 09.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3705
KARAR NO : 2014/6846
KARAR TARİHİ : 09.04.2014

MAHKEMESİ : İzmir 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 28/11/2013
NUMARASI : 2013/104-2013/348

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan olan alacağına karşılık 30.11.2008 vade tarihli 18.000 TL bedelli senet aldığını, davalının senedin bakiye 3.000 TL’lik kısmını ödememesi üzerine faiziyle birlikte toplam 4.668,00 TL’nin tahsili için yapılan icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, % 40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, senedin vade tarihinin 30.11.2008, takip tarihinin ise 19.12.2011 olduğunu, zamanaşımına uğrayan senetten dolayı müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davacının zamanaşımına uğramış senede dayalı olarak davalı aleyhine icra takibi yaptığı, davacının temel ilişkiye dayandığı, davalının da temel ilişkinin doğmadığına ilişkin itirazda bulunmadığı, davalının borçlu olmadığını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava konusu senedin takip tarihi itibariyle zamanaşımına uğradığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Davacı senedin lehtarı, davalı ise keşidecisi durumunda olduğundan taraflar arasında temel ilişki bulunduğu yönünde bir karinenin kabulü gerekir. Zamanaşımına uğramış bono nedeniyle kambiyo hukukundan kaynaklanan haklar yitirilir ise de arada temel ilişki bulunması halinde alacaklının bu nitelikteki bir senede yazılı delil başlangıcı olarak dayanıp alacağını her türlü delille kanıtlaması mümkündür. Başka bir anlatımla somut olayda ispat külfeti davacı taraftadır. Bu durumda mahkemece davacıya alacağını kanıtlama olanağı tanınıp varsa bu konudaki delillerini(tanık dahil) sunması olanağı tanınıp deliller hep birlikte değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Öte yandan zamanaşımına uğramış senede dayalı alacak talebinde işlemiş faiz talep edebilmek için borçlunun icra takibinden önce temerrüde düşürülmesi gerektiğinin gözetilmemesi de isabetsizdir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 09.042014 gününde oybirliğiyle karar verildi.