Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/3105 E. 2014/7276 K. 15.04.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/3105
KARAR NO : 2014/7276
KARAR TARİHİ : 15.04.2014

MAHKEMESİ : İstanbul 46. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 25/10/2013
NUMARASI : 2013/457-2013/467 D.İş

Taraflar arasındaki ihtiyati haciz talebinin incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı talebin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ihtiyati haciz isteyen vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

İhtiyati haciz isteyen vekili, müvekkili faktoring şirketi ile Ö.. Pozitif Ltd. Şti. ve Nehir Temizlik Hiz. Ltd. Şti. ortak girişimi arasında faktoring sözleşmesi imzalandığını, diğer borçluların sözleşmeye müteselsil kefil olduklarını, hizmet sözleşmesinden kaynaklanan 5.340,000 TL doğmuş ve doğacak alacağın müvekkiline temlik edilmiş olmasına rağmen hakedişlerdeki kesintiler nedeniyle temlik alınan alacakların tahsil edilemediğini, ihale makamlarının işçilik ücreti, SGK primi gibi öncelikle ödemeleri yaptığını belirterek alacağın temini amacıyla ihtiyati haciz isteminde bulunmuştur.
Mahkemece, dava konusu alacak miktarının ve vadesinin gelip gelmediğinin tespiti yargılamayı gerektirdiğinden kayıtsız şartsız vadesi gelmiş bir alacaktan söz edilemeyeceği için İİK’nun 257. vd. maddelerindeki koşullar oluşmadığından ihtiyati haciz isteminin reddine karar verilmiş, kararı ihtiyati haciz isteyen vekili temyiz etmiştir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir (HMK m.200).Ayrıca İİK’nın 264’üncü maddesine göre ihtiyati haczi tamamlayan merasim çerçevesinde, ihtiyati hacze konu her alacağın genel ilke olarak yargılamayı gerektirebileceği dikkate alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan hukuki esaslar çerçevesinde mahkemece yapılacak iş, ibraz edilen delillerin incelenip alacağın varlığına kanaat getirilmesi hâlinde ihtiyati haciz kararı verilmesi, aksi hâlde istemin reddedilmesinden ibaret olup, “alacağın varlığının tespiti yargılamayı gerektirmesi” koşulunun hangi hukukî ve kanuni esaslara dayandığı da açıklanmadan yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle ihtiyati haciz isteyen vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 15.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.