Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/260 E. 2014/16260 K. 17.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/260
KARAR NO : 2014/16260
KARAR TARİHİ : 17.11.2014

MAHKEMESİ : Ankara 12. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2011/138-2013/245

Taraflar arasındaki itirazın iptali-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalı karşı davacı vekilince duruşmalı davacı karşı davalı vekili tarafından da duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek. Av. H.. P.. ile davalı vek. Av. H.. A..’ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı – karşı davalı vekili, müvekkilinin davalıya temel gıda satıp teslim ettiğini, faturaya dayalı alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalının itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline, takibin işlemiş faiz dışında tüm fer’ileri ile devamına, %40 tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı – karşı davacı vekili, müvekkili ile davacı arasında herhangi bir alım satım ilişkisi bulunmadığını, taraflar arasında adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu, davaya konu faturanın müvekkilinden habersiz bir şekilde davacının da kardeşi olan muhasebeci tarafından ticari defterlerine kaydedildiğini bildirerek asıl davanın reddini, karşı davada ise; adi ortaklık ilişkisi nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000 TL’nin davacı – karşı davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda, icra takibinin dayanağı olan fatura bedelinin davalı tarafından ödenmediği, davacının fatura bedeli kadar alacaklı olduğu gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, itirazın iptaline, takibin asıl alacak üzerinden devamına, %20 icra inkar tazminatına, karşı davanın ise; kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı karşı davacının temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2- Davacı – karşı davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; mahkemece, davacı karşı davalının dava dilekçesinde işlemiş faiz dışında asıl alacak üzerinden itirazın iptaline takibin devamına şeklindeki talebinin varlığı gözetilmeden davada reddedilen kısım varmış gibi davanın kısmen kabulüne şeklinde karar verilerek davalı – karşı davacı lehine avukatlık vekalet ücreti takdiri doğru olmadığı gibi 6352 sayılı yasayla değişik İİK’nun 67/2. maddesindeki icra inkar tazminatı oranının %40’tan %20’ye düşürülmesi nedeniyle uygulanacak icra inkar tazminatı oranlarının takip tarihi itibariyle gözetilmesi gerekmektedir. Somut olayda davanın temelini oluşturan icra takibi anılan yasa değişikliğinin yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce olduğuna göre maddi hukuka ilişkin İİK’nın 67/2. maddesindeki değişiklikten önceki durumu itibariyle %40’tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken %20 oranında tazminata hükmedilmesi de doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı – karşı davacının temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün temyiz eden davacı – karşı davalı yararına BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davacı karşı davalı yararına takdir olunan 1.100.00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı – karşı davacıdan alınarak, davacı – karşı davalıya verilmesine, peşin harçların istek halinde iadesine, 17.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.