Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/2415 E. 2014/5369 K. 19.03.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2415
KARAR NO : 2014/5369
KARAR TARİHİ : 19.03.2014

MAHKEMESİ : Ağrı 3 Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 25.10.2013
NUMARASI : 2012/46 – 2013/366

Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacılar vekili, kredi sözleşmesine kefil bulunduğundan dolayı davadışı alacaklı bankaya yapmış olduğu ödemelerin rücuen tahsili amacıyla davalı tarafından müvekkilleri aleyhine takibe girişilmiş ise de müvekkillerinin davacıya bir borcu bulunmadığını belirterek, takip nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkiliyle birlikte davacılarında borçlu sıfatıyla yer aldığı Kars 1. İcra Müdürlüğü’nün 2010/2275 takip sayılı dosyasında müvekkilinin maaşından 9.266,11 TL tahsilat yapılarak dava dışı takip alacaklısı bankaya ödendiği işte bu tutarın tahsili için haklı biçimde müvekkilince davacılar aleyhine takip başlatıldığını bildirerek, davanın reddini savunmuş ve %40 oranında tazminatın davacılardan tahsilini istemiştir.
Mahkemece; dosyadaki deliller gözetilerek davadışı Garanti Bankası ile davacı şirket arasında akdolunan genel kredi sözleşmesinde diğer davacı ve davalının da davadışı bir takım kişilerle birlikte kefil olarak yer aldığı, bankaca kredi alacağının tahsili amacıyla davacılar ve davalı aleyhine girişilen icra dosyası kapsamında davacıdan 9.260,11 TL tutarındaki bölümünde tahsil olunarak icra dosyasının infaz olduğunun saptandığı, davalı yanca kefil sıfatıyla gerçekleştirilen bu ödemenin davalılar tarafından iade edilmemiş olup, davalının ödediği bu meblağ nedeniyle davacı şirketten rücuen alacaklı bulunduğu, ancak diğer davacının davacı şirket ortağı olup şirket borçlarından dolayı sorumlu tutulamayacağından bahisle davanın kısmen kabulüne, davalı yanca davacı aleyhine girişilen Ağrı İcra Müdürlüğü’nün 2011/3205 takip sayılı dosyasından 9266,11 TL borca yönelik yapılan takipten dolayı davacı A.. A..’ın davalıya borçlu bulunmadığının tespitine, diğer davacı şirket tarafından açılan davanın reddine karar verilmiş, hüküm taraflar vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı şirketin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Davalı vekili, yargılama sırasında davacılardan A.. A.. hakkındaki icra takibinden feragat ettiklerini bildirmiştir. Bu durumda davacılardan A.. A.. yönünden davanın konusuz kaldığı ve bu davacı bakımından esas hakkında hüküm kurulmasına yer olmadığına dair karar verilmesi gerekirken esasa ilişkin hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı şirket vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre davacılar vekilinin davacılardan A.. A..’a yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harçların istek halinde iadesine, 19.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.