YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2111
KARAR NO : 2014/17327
KARAR TARİHİ : 03.12.2014
MAHKEMESİ : Ankara 4. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 08/10/2013
NUMARASI : 2012/42-2013/460
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı İng. Bank A.Ş. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. O.. B.. ile davalı vekili Av. … Hatipoğlu’nun gelmiş olmalarıyla, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, müvekkilinin taşınmazı üzerinde oğlunun davalı banka ile akdettiği genel kredi sözleşmesinin teminatı olarak ipotek tesis edildiğini, kredi borcunun ödenmesine rağmen müvekkilinin oğlunun kredi kartı borcu bulunduğu gerekçesiyle ipoteğin terkin edilmediğini, ipoteğin kredi kartı borcunun teminatı olmadığını, davalının müvekkili aleyhine ipoteğe dayalı olarak icra takibi başlattığını belirterek müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, ipoteğin fekkine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkeme; davacının imzasının bulunduğu genel kredi sözleşmesi ile imzasının bulunmadığı kredi kartı üyelik sözleşmesinin tarihlerinin farklı olduğu, genel kredi sözleşmesindeki imzanın kredi kartı sözleşmesine teşmil edilemeyeceği davacının verdiği ipoteğin dava dışı borçlunun kredi kartı borcunun teminatı olmadığı, genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödendiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kredi kartı üyelik sözleşmesi ve genel kredi sözleşmesi nedeniyle borçlu olunulmadığının tespiti ve ipoteğin fekki istemine ilişkindir.
Davalı yan, ipoteğin dava dışı asıl borçlunun kredi kartı borcunun da teminatı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, ipoteğin genel kredi sözleşmesinin teminatı olduğu, anılan sözleşmeden kaynaklanan bir borcun bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Taraflar arasında; davalı ile dava dışı R. Ö. İ. arasında akdedilen genel kredi sözleşmesi bulunduğu, davacının anılan sözleşmede kefil olduğu, genel kredi sözleşmeden kaynaklanan bir borcun bulunmadığı, davalı ile dava dışı R. Ö. İ. arasında ayrıca kredi kartı üyelik sözleşmesi akdedildiği, davacının davalı lehine, R. Ö. İ. borcunun teminatı olmak üzere taşınmazı üzerine ipotek tesis ettirdiği hususlarında ihtilaf bulunmamaktadır. Uyuşmazlık, dava konusu ipoteğin dava dışı R. Ö. İ. kredi kartı borcunun teminatı olup olmadığı noktasındadır.
Dava konusu ipoteğe ilişkin 25.06.2004 tarihli ipotek resmi senedi “…. ve diğer her türlü sözleşmeler ile sebep ve ciheti ne olursa olsun R.Ö. İ.- İ….. 2 Eczanesi’nin Oyak Bank A. Ş.ne karşı asaleten ve/veya kefaleten doğmuş ve doğacak her türlü borçlarından…” hükmünü içermektedir.
Hal böyle olunca, mahkemece yapılması gereken iş, yukarıda açıklanan hüküm karşısında dava konusu ipoteğin dava dışı R. Ö. İ. kredi kartı borcunun da teminatı olduğu gözetilerek, dava tarihi itibarıyla dava dışı R. Ö. İ. kredi kartı borcunun bulunup bulunmadığının, davalı banka kayıtları üzerinde inceleme yaptırılarak alınacak bilirkişi raporu ile saptanıp, ipoteğin teminat vasfının devam edip etmediği belirlenerek sonucuna göre bir hüküm kurulmasından ibarettir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir olunan 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,peşin harcın istek halinde iadesine,03.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.