Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/2107 E. 2014/17326 K. 03.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/2107
KARAR NO : 2014/17326
KARAR TARİHİ : 03.12.2014

MAHKEMESİ : Derinkuyu Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 26/06/2013
NUMARASI : 2011/144-2013/141

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılardan T.. A.. vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalılardan T.. A.. vek. Av. … gelmiş, diğer taraftan kimse gelmemiş olduğundan onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

-KARAR-

Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin bayisi olan diğer davalıdan aldığı tohumluk patateslerin tarlaya ekildiğinde çürüdüğünü, zararın tahsili için başlatılan icra takibine davalıların itiraz ettiğini belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şirket vekili, Davacı ile müvekkili arasında herhangi bir ticari ilişki bulunmadığını bildirerek davanın reddini istemiştir.
Davalı A.. İ..; davalı şirketin bayisi olduğunu, davacıya da tohum sattığını, sorumluluğun davalı şirkette olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalı şirket tarafından bayisi olan diğer davalı aracılığıyla davacıya satılan tohumluk patateslerin hastalıklı olduğunun bilirkişi raporu ile belirlendiği, davalı şirketin satılan tohumluk patatesleri depolama koşullarına, diğer teknik ve fiziki koşullara uygun olarak sağlıklı bir şekilde davacıya teslim ettiğini ispatlayamadığı, diğer davalının tohumları davacıya sattığı ve bayi olduğunun sabit olduğu, bu haliyle doğan zarardan sorumlu olmadığını ispatlayamadığı, bilirkişi raporu ile zarar miktarının belirlendiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, toplam 30.477,21 TL asıl alacağa ilişkin davalıların itirazlarının iptaline, takibin devamına, fazlaya ilişkin takibin reddine karar verilmiş, hüküm davalı şirket vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK’ nun 297/2. maddesi “Hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir.” hükmünü içermektedir.
Somut olayda, yerel mahkemece verilen hükmün 1. fıkrasının a bendinde “davacı tarafın Derinkuyu İcra Müdürlüğü’nün 2011/348 esas sayılı icra dosyasındaki asıl alacağa Yönelik 29.866,41 TL. zarar ve 610,80 TL. tespit masrafından oluşan toplam 30.477,21 TL. asıl alacağa ilişkin borçluların ayrı ayrı itirazın iptali ile takibin 29.866,41 TL. asıl alacak, 610,80 TL. tespit masrafı ve asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte devamına” denilmek suretiyle iki ayrı asıl alacak miktarı belirtilerek HMK’nın 297/2. maddesine aykırı infazda tereddüt yaratacak biçimde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalı şirket vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı şirket yararına takdir olunan 1.100 TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak anılan davalıya verilmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 03.12.1014 gününde oybirliğiyle karar verildi.