YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1833
KARAR NO : 2014/3860
KARAR TARİHİ : 27.02.2014
MAHKEMESİ : Düzce 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 21/11/2013
NUMARASI : 2013/282-2013/608
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili tarafından faturalardan kaynaklanan alacağının tahsili amacıyla davalı hakkında Düzce 4. İcra Müdürlüğü’nün 2012/2573 E. sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, davalının haksız itirazı ile takibin durduğunu belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve müvekkili lehine %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, taraflar arasında yapılmış herhangi bir sözleşme olmadığını, sözleşme ibraz edemeyen davacının alacağını genel kural doğrultusunda HMK 6. maddesi gereğince müvekkilinin ikametgahı olan Bursa mahkemelerinde ve icra dairelerinde takip ve dava etmek zorunda olduğunu, takibe konu edilen borcun tamamıyla ve defaten takip öncesinde ödendiğini, davacıya herhangi bir borcun bulunmadığını bildirerek davanın reddi ile müvekkili lehine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılama sonucunda toplanan delillere göre taraflar arasındaki alacağın satım sözleşmesinden kaynaklandığı, davalının adresinin Osmangazi/Bursa olduğu, davalı tarafından süresinde icra dosyasına yetki itirazında bulunulduğu, yetkili İcra Dairesinin Bursa İcra Daireleri olduğu ve yapılan takibin yetkisiz icra dairesinde yapılması sebebiyle geçerli bir takibin bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, faturalardan kaynaklanan alacağın tahsili amacıyla başlatılan takibe itiraz üzerine açılan itirazın iptali davasıdır.
Davalı vekili, taraflar arasında yapılmış herhangi bir sözleşme olmadığını, sözleşme ibraz edemeyen davacının alacağını genel kural doğrultusunda HMK 6. maddesi gereğince müvekkilinin ikametgahı olan Bursa mahkemelerinde ve icra dairelerinde takip ve dava etmek zorunda olduğunu, takibe konu edilen borcun tamamıyla ve defaten takip öncesinde ödendiğini, davacıya herhangi bir borcun bulunmadığını bildirerek takibe itiraz etmiş ve davaya cevap vermiştir. Davalı yanca ödeme savunmasında bulunularak akdi ilişki kabul edilmiştir. Alacak bir miktar para borcundan kaynaklanmakta olup, 818 sayılı BK’nın 73 (6098 sayılı TBK’nın 89) maddesine göre, davacı alacaklının ikametgahı mahkemesi yetkilidir.
Hal böyle olunca, mahkemece, akdi ilişki davalı yanca inkar edilmediğine göre, davacı alacaklı şirketin merkezinin bulunduğu mahkemelerin yetkili olduğu gözetilerek işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 27.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.