YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/1513
KARAR NO : 2014/3215
KARAR TARİHİ : 19.02.2014
MAHKEMESİ : Kars 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 17/09/2013
NUMARASI : 2013/421-2013/581
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili tarafından keşide edilen 15.10.2009 tarihli 60.000, 00 TL bedelli çekin dava dışı … Kömür Demir Nakliye İth. İhr. San. Tic. Ltd. Şti.ne teslim edildiğini, bu şirket tarafından kullanılan kredinin teminatı olarak da bu çekin davalı bankaya verildiğini, keşide tarihi itibariyle müvekkilinin çek hesabında bloke olduğu için müvekkilince çek bedelinin banka kredi hesabına ilgili şerh verilerek ödendiğini, ancak kötü niyetli davalının haksız olarak bedeli tahsil edilmiş çeki icra takibine konu ettiğini ileri sürerek takibe konu çek nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespiti ile %40 kötü niyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, davanın reddi ile %40 tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir.
Mahkemece, yapılan yargılama, toplanan deliller neticesinde çek bedelinin iki ayrı banka aracılığı ile 40.000 TL ve 20.000 TL olarak ödendiği, ödemelerde alıcı … Kömür Ltd. Şti. gösterildiği için çekin alacaklısı olan davalı banka kayıtlarında ödemenin görünmemesi nedeniyle icra takibine girişildiği, yapılan ödemenin hukuken kötü ödeme olarak kabulü gerektiği gerekçeleri ile davanın kısmen kabulüne, icra takibine konu olan 15.10.2009 keşide tarihli 60.000 TL bedelli çek yönünden davacının borçlu olmadığının tespitine, davacı yanın tazminat isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Hükmüne uyulan Dairemiz Bozma ilamında; “davacı vekilinin temyizi reddedilen kötü niyet tazminatına yöneliktir. Davalı bankanın tahsil ettiği çeki tekrar icra takibine konu etmesinde ve açılan menfi tespit davasında davayı kabul etmeyip sürdürmesinde haksız ve kötü niyetli olduğu kabul edilerek İİK’nun 72/5.maddesi gereği tazminatla sorumlu tutulması gerekirken bu talebin reddinde isabet görülmemiştir.” denilmiştir.
Mahkemece Dairemiz Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda; davacının davasının kısmen kabulü ve kısmen reddi ile davacı K… Ltd. Şti’ nin icra takibine konu olan 15.10.2009 keşide tarihli 60.000 TL bedelli çek yönünden borçlu olmadığının tespitine, İcra iflas kanunu 72/5 maddesi uyarınca 12.000,00 TL kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına ve bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Davacı vekilinin temyiz itirazı ise %20 oran üzerinden hesap edilip hüküm altına alınan kötü niyet tazminatına ilişkindir. İİK 67/2 deki %40’dan ibaresi 02.07.2012 tarihinde ve 6352 sayılı Kanunu’nun 11. maddesi ile %20’si şeklinde değiştirilmiştir. 6352 sayılı Kanunun 11. maddesi 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6352 sayılı Kanunun 38. maddesi ile İİK’na eklenen geçici 10 maddeye göre bu kanunun ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir.
Geçici 10.uncu madde deki “takip işlemleri” ibaresini takip talebi olarak anlamak gerekir. Bu durumda 6352 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce yapılan icra takipleri üzerine açılan ve açılacak olan itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %40 olarak uygulanacaktır. 05.07.2012 tarihinden sonra yapılan icra takipleri üzerine açılacak itirazın iptali davalarında icra inkar tazminatı asgari %20 uygulanacaktır. Somut olayda davacının başlattığı icra takibinin tarihi 20.09.2010 olup %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken %20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesi doğru görülmemiş, bu husus bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) no’lu bentte açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadesine, 19.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.