YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/14372
KARAR NO : 2014/17741
KARAR TARİHİ : 10.12.2014
MAHKEMESİ : Bakırköy(Kapatılan) 19. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/04/2014
NUMARASI : 2013/255-2014/108
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, müvekkilinin iki adet fatura alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali ile takibin devamına, %20 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, usulüne uygun olmayan ve gerçeğe aykırı veriler taşıyan davacı faturalarına kısmen itiraz edildiğini, kabul edilen 2396,75 TL ve ferilerinin icra dosyasına yatırıldığını, yapılan eksik ve ayıplı hizmet nedeniyle müvekkilinin mağduriyetinin devam ettiğini ileri sürerek davanın reddi ile %20 kötü niyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece yapılan yargılamada toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı tarafından kesilen faturalar davalının defterine kayıtlı olmayıp takibe konu fatura içeriği malların davalıya teslim edildiğini gösterir herhangi bir belgenin davacı tarafından ibraz edilmediği, davalı icra takibi ile faturalardan haberdar olduğunu belirterek fatura içeriğindeki bazı malları teslim almadığını beyan edip faturaları noter marifetiyle iade ettiği, davacı fatura içeriğindeki malların teslim alındığını davalının noter ihtarnamesindeki ayıp iddiasına dayandırmakta ise de,söz konusu ihtarname incelendiğinde davalı açıkça faturada belirtildiği kadar malın teslim alınmadığını ayrıca Eylül 2012 yılında alınan hizmetinde ayıplı olduğunu bildirmiş olup, davacı -alacaklı fatura içeriğindeki tüm malların davalı-borçluya teslim ettiğini usulüne uygun deliller ile kanıtlayamadığı gerekçesiyle ispat edilemeyen davanın reddine, davalı vekilinin kötüniyet tazminatı talebinin ise koşulları oluşmadığından reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir.
Dava davalıya verilen mal ve hizmet nedeniyle düzenlenen iki adet fatura alacağının tahsili için yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın İİK’nın 67. maddesi hükmü uyarınca iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davacının fatura içeriği malları davalıya teslim ettiğini kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Her ne kadar davalı tarafça davacıya keşide edilen 01.03.2013 tarihli ihtarnamede takip dayanağı fatura içeriği malın ayıplı olduğunun iddia edilmediği kabul edilmiş ise de, söz konusu ihtarnamede davalı vekili açıkça “daha önce Eylül 2012 tarihinde arızalanan arıtma sistemine ilişkin olarak tarafınızdan hizmet alınmış ve bedeli ödenmiştir. Fakat gerçekleştirdiğiniz hizmet sonrası kullanılan malzeme veyahut hizmetinizdeki ayıp nedeniyle aynı arıza tekrarlamış, firmamız bu aşamada ayıba karşı tekeffüle ilişkin yasal seçimlik haklarından tarafınızdan aynen ifayı bedelsiz olarak istemiştir. Hal böyleyken 2. bir hizmet verilmiş gibi ve mal satılmış gibi izlenim yaratan usulüne aykırı tanzim ettiğiniz yukarıda sözü edilen faturalarınızın hukuken geçerliliği bulunmamaktadır.” denilmek suretiyle ve ihtarname içeriğinde davacıdan teslim alınan malların hangilerinin olduğu sayılarak bu malların ve hizmetin daha önce verilen hizmette kullanılan ayıplı mallar karşılığı verildiğini ileri sürmüştür. Nitekim davalı vekili 13.12.2013 tarihli kök, 27.03.2014 tarihli ek rapora yönelik itiraz dilekçelerinde de aynı yöndeki iddiasını tekrar etmiştir. Bu durumda ispat yükünün davalıda olduğu gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün temyiz eden davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 10.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.