Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/13797 E. 2014/16997 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13797
KARAR NO : 2014/16997
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

MAHKEMESİ : Karşıyaka Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 15/05/2014
NUMARASI : 2013/442-2014/131

Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

KARAR

Davacı vekili, davalılara ait taşınmaz satışı için 01.08.2001 tarihli sözleşme imzalandığını ve taşınmaz bedeli için ödeme yapıldığını ancak taşınmazın devrinin uygulanmaması üzerine 13.11.2007 tarihli protokol ile sözleşmenin fesih edilerek ödenen peşinatın geri verilmesinin kararlaştırıldığını, davalıların protokol gereğini yerine getirmediklerini ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.000,00 TL’nin tahsilini talep ve dava etmiş daha sonra da dava değerini ıslah ederek, 39.485,00 TL’ye yükseltmiştir.
Davalılar vekili, davalılardan M.. A..’nın 01.08.2001 tarihli sözleşmenin tarafı olmadığı için husumet yöneltilemeyeceğini, 13.11.2007 tarihli protokoldeki edimlerin davacı yanca yerine getirilmediğini, davacı zararının 32.000,00 TL ödenerek karşılandığını başka borcu bulunmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece davalıların 13.11.2007 tarihli protokoldeki edimlerini yerine getirmedikleri gerekçesiyle 39.485,00 TL’nin tahsiline karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 2013/7608 E. 2013/9638 K. Sayılı 27.05.2013 tarihli ilamıyla davacı ile davalılardan M..Ltd Şti. Arasında 01.08.2001 tarihli gayrimenkul satış sözleşmesi imzalanmış ise de taşınmazın devrinin gerçekleştirilemediği daha sonra taraflar arasında 13.11.2007 tarihli (ibraname) başlıklı anlaşma imzalanarak 01.08.2001 tarihli sözleşmenin feshedildiği ve davacı tarafından ilgili sözleşme kapsamında ödenen paranın geri verilmesi için anlaşma da (a) ve (b) bentleri düzenlenerek borcun bu şekilde yenilendiği ibranamenin (a) bendi yerine getirilmiş ise de (b) bendinin yerine getirilmediği bu durumda davacının alacağı 13.11.2007 tarihli ibranamenin (b) bendindeki taşınmaz hissesinin değeri kadar olduğu mahkemece anılan ibranamenin (b) bendindeki taşınmazların değeri belirlenip bu miktarın tahsiline karar verilmesi gerekirken fesih olunan 01.08.2001 tarihli sözleşmeye göre karar tespiti ile karar verilmesinin isabetsiz olduğundan bahisle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Yerel mahkemece bozma ilamına uyularak yargılamaya devam edilmiş taraflar arasında akdolunan ibranamenin (b) bendinde belirtilen taşınmazlar üzerinde değer tespitine yönelik keşifler yaptırılarak benimsenen bilirkişi raporları doğrultusunda iki ayrı taşınmazın dava tarihi itibariyle toplam değerinin 39.098,00 TL olduğunun saptandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne 39.098,00 TL alacağın davalılardan tahsiline, bu meblağın 10.000,00 TL’sine dava tarihinden itibaren değişen oranlarda yasal faiz yürütülmesine, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Yerel Mahkemece bozma ilamına uyularak ibranameye konu iki adet taşınmaz üzerinde talimat yoluyla keşif yaptırılıp aldırılan kök ve ek rapora uyularak karar verilmiş ancak bu taşınmalardan Bandırma’da bulunan ile ilgili olarak dosyaya sunulan kök raporda davaya konu taşınmaz dışında başka bir taşınmaza ait kayıt bilgilerinin yer aldığı görülmektedir. Davalılar vekilinin gerek bu yöne ilişkin gerekse her iki taşınmazla ilgili değer tespitini esas alınan kriterlere dair itirazlar üzerine ek raporlar alınmış ise de ek raporlarda da kök raporlardaki kanaatlerin tekrar edildiği anlaşılmıştır.
Bu olgular karşısında mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporlarının yeterli araştırma ve incelemeyi içermediği gibi Yargıtay denetimine de elverişli olmadığı görülmekde olup mahkemece Dairemiz bozma ilamının gereklerinin yerine getirilmediği belirlenmiştir. O halde mahkemece davalılar vekilinin rapor ve ek rapora itirazlarının da gözetilmek suretiyle bozma ilamının gereklerinin yerine getirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm tesisinde isabet görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.