Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/13487 E. 2014/17594 K. 08.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13487
KARAR NO : 2014/17594
KARAR TARİHİ : 08.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 26. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 23/11/2011
NUMARASI : 2011/31-2011/32

Taraflar arasındaki menfi tespit-alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkilinin davalıdan satın aldığı 62.000,00 TL tutarındaki zeytin karşılığında ödeme olarak çekler verdiğini, bakiye 18.000,00 TL borcunun kaldığını, ancak zeytinlerin bozuk çıkması nedeniyle müvekkilinin müşterilerinin zeytinleri iade etmeye başladıklarını, durumun ihtarname ile davalıya bildirildiğini ve 28.042,85 TL bedelli iade faturasının davalı firma elamınına imza karşılığı teslim edildiğini, davalının bozuk zeytinleri de teslim alarak müvekkili ile uzlaşmasına rağmen müvekkili aleyhine çeke dayalı icra takibi başlattığını belirterek müvekkilinin 3063530 nolu 18.000,00 TL bedelli çek nedeniyle borçlu olmadığının tespitine ve 10.000,00 TL alacağının davalıdan tahsiline, ayrıca müvekkilinin uğradığı zararlarının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 17/03/2009 havale tarihli dilekçesi ile, zarar tespitine yönelik taleplerini atiye bıraktıklarını belirtmiştir.
Davalı vekili, davacıya satılan zeytinlerin bozuk olmadığını, ürünlerin iadesi konusunda herhangi bir anlaşma yapılmadığını ve ürün iade edilmediğini, müvekkilinin bakiye 35.663,00 TL alacağının olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan delillere göre; davalının ticari defterlerinin başka mahkemelerde olması nedeniyle ibraz edilemediği, davacının lehe delil vasfı olmayan ticari defterlerine göre alacaklı olduğu, ancak davacının ayıp iddiasıyla ilgili olarak yasal sürede muayene ve ayıp ihbar yükümlülüğünü yerine getirmediği, ayrıca zeytinlerin gerçekten bozuk olup olmadığının tespitinin dahi mümkün olmadığı, davacının bozuk ürünleri davalıya teslim ettiğini gösteren belge veya bilgi bulunmadığı, davacının iddiasını kanıtlayamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından davalıya iade edilen zeytinlerle ilgili olarak düzenlenen irsaliyeli iade faturası ve ürün iade tutanağında teslim alan kısmında ismi yazılı olan Ü.. G..’nün davalı çalışanı olup olmadığının SGK’dan sorularak tespiti ve gerektiğinde imza incelemesi yaptırılması gerekirken bu konuda hiçbir araştırma yapılmaması yerinde görülmemiş, ayrıca yargılama sırasında başka mahkemelerde olması nedeniyle inceleme konusu yapılamadığı anlaşılan davalı defterlerinin bulunduğu yerde bilirkişiye inceleme yetkisi verilerek defterler üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp deliller hep birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 08.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.