Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/13079 E. 2014/16991 K. 26.11.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/13079
KARAR NO : 2014/16991
KARAR TARİHİ : 26.11.2014

MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 18. Sulh Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 07/05/2013
NUMARASI : 2011/397-2013/366

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı B.. Metal Ltd.Şti.arasında akdolunan kredi sözleşmesinde davalıların da kefil olarak yer aldıklarını, bu kredi ilişkisi kapsamında davalılara verilen kredi kartları kullanımından kaynaklanan borçların ödenmemesi üzerine aleyhlerine takip başlatıldığını, davalıların takibe itirazları sonucu takibin durduğunu belirterek itirazın iptaliyle, takibin devamına ve %40 oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davacı yanca alacak iddiasının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalıların takibe itirazlarının iptaliyle davacının davalılardan 6.510,24 TL alacaklı bulunduğu anlaşıldığından asıl alacağa (5.186,33 TL) takip tarihinden itibaren değişen oranlarda icra müdürlüğünce hesaplanacak ticari avans faiziyle ve %5 gider vergileriyle birlikte takibin devamına, fazlaya dair istemin reddine, alacak likit olmadığından davacının icra inkar tazminatı isteminin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Davacı tarafından davalılar aleyhine girişilen icra takibinde 5.186,33 TL asıl alacak, 1.260,87 TL işlemiş faiz ve 63.04 TL BSMV olmak üzere toplam 6.510,24 TL talep edildiği görülmektedir. Mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise davalılardan E.. S..’in 5.186,33 TL D.. S..’in ise 5.000,00 TL’den sorumlu oldukları bildirilmiştir. Somut olayda mahkemece kararın gerekçe kısmında bilirkişi raporuna uyulduğu belirtildiği halde, hüküm bölümünde bu gerekçeyle çelişki oluşturacak şekilde davacı talebi doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesi HMK 294. ve 297. maddelerine aykırılık teşkil ettiğinden hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 26.11.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.