Yargıtay Kararı 19. Hukuk Dairesi 2014/12857 E. 2014/18272 K. 17.12.2014 T.

YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12857
KARAR NO : 2014/18272
KARAR TARİHİ : 17.12.2014

MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 23. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 31/12/2013
NUMARASI : 2012/281-2013/361

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

– K A R A R –

Davacı vekili, müvekkili banka ile dava dışı P.. Ltd.Şti.arasında akdolunan genel kredi sözleşmesinde davalıların da kefil olarak yer aldığını kredi borcunun ödenmemesi üzerine aleyhlerine girişilen takibe davalıların itirazı sonucu takibin durduğunu belirterek, itirazın iptaliyle takibin devamına ve %20 oranındaki icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar vekili, müvekkillerinin kefil olması nedeniyle sorumlu tutulamayacaklarını kaldı ki rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılan dava dışı bir takip sonucunda davacı bankanın alacağını asıl borçludan tahsil ettiğini bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece benimsenen bilirkişi kök raporu doğrultusunda dava dışı asıl borçlu aleyhine rehnin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen takip sonucu tahsil edilen 40.831,25 TL’nin mahsubu neticesinde dava tarihi itibariyle davacının davalıdan 9.955,00 TL.si asıl alacak olmak üzere 11.491,56 TL alacaklı olduğu bu miktara yönelik itirazın iptaline, asıl alacak tutarına takip tarihinden itibaren %94.50 oranında temerrüt faizi uygulanmak suretiyle takibin devamına, hükmolunan tutarın %20’si oranındaki 2.298,31 TL icra inkar tazminatının davalılardan tahsiline, fazlaya dair istemin reddine karar verilmiş, hüküm davalılar vekilince temyiz edilmiştir.
Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi kök raporuna taraf vekillerinin itirazları sonucu aldırılan 13.12.2013 tarihli ek rapor da davadışı kredi borçlusu şirketin davacı banka nezdindeki hesabında 21.390,00 TL parası bulunduğu takip ve dava tarihinden sonraki mahsuplar neticesinde 9.065,03 TL’nin halen mevcut olduğu saptanmış, keşif tarihi itibariyle bu tutarın davacı alacağından düşülmesi halinde de 4.934,97 TL davacı yanın alacaklı bulunduğu saptanmıştır. Taraf vekillerinin bu ek rapora da itirazda bulundukları görülmektedir.
Somut olaydaki uyuşmazlığın çözümüne gelinecek olursa; davalı yanın ödeme savunması dava dışı asıl borçlunun kredi borcuna yönelik ödemeleri ve davacı banka nezdindeki hesapta bulunan para tutarı da gözetilerek davacı banka alacağının saptanması gerekirken mahkemece anılan bu yönler üzerinde durulmadan ek rapor ve ek rapora yapılan itirazlar gözetilmeden eksik incelemeye dayalı hüküm tesisi isabetsiz olmuştur.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar yararına BOZULMASINA, bozma biçimine göre öteki temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, 17.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.