YARGITAY KARARI
DAİRE : 19. Hukuk Dairesi
ESAS NO : 2014/12697
KARAR NO : 2014/17903
KARAR TARİHİ : 11.12.2014
MAHKEMESİ : İstanbul(Kapatılan) 25. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 13/11/2013
NUMARASI : 2011/212-2013/268
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekili ve katılma yolu ile davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
– K A R A R –
Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki satım sözleşmesi kapsamında, davalı adına düzenlenen fatura konusu malların teslim edildiğini ancak davalı tarafından bedellerinin ödenmediğini, davalı şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, takibin davalının haksız itirazı ile durduğunu belirterek, itirazın iptaline ve % 40 oranında inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafından takip konusu yapılan fatura içeriğindeki malların teslim alınmadığını, takibin haksız olduğunu bildirerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece toplanan deliller, benimsenen bilirkişi raporuna göre, faturalardan bir tanesinin davalı şirket çalışanına teslim edildiğinin kanıtlandığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, icra takibinin 4.852,37 TL asıl alacak ve asıl alacağın % 20’si oranında inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmiş, karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
2-Dava İİK 67. maddesi hükmü gereğince açılan itirazın iptali davasıdır. İİK 67/2 maddesindeki ” yüzde kırkından” ibaresi 02.07.2012 tarihinde ve 6352 sayılı Kanunun 11. maddesi ile ”yüzde yirmisinden ” şeklinde değiştirilmiştir. İİK’nun 67. maddesinde değişiklik yapan 6352 sayılı Kanun’ un 11. maddesi 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 6352 sayılı Kanun 38. maddesi ile İİK’na eklenen geçici 10. maddesine göre bu Kanun’un ilgili hükümlerinin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılan takip işlemleri hakkında değişiklikten önceki hükümlerin uygulanmasına devam edilir. Geçici 10. maddedeki” takip işlemleri” ibaresini ”takip talebi” olarak anlamak gerekir. Bu durumda 6352 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden önce yapılmış olan icra takipleri üzerine açılan ve açılacak olan itirazın iptali davalarında İİK’nun 67/2 maddesindeki tazminat asgari %40 olarak uygulanacaktır. 6352 sayılı Kanun’un yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihinden sonra
yapılan icra takipleri üzerine açılacak olan itirazın iptali davalarında ise İİK’nun 67/2 maddesindeki tazminat asgari %20 olarak uygulanacaktır. Somut olayda davacının başlattığı icra takibinin tarihi 16.06.2010 olup, 6352 sayılı Kanun’un 38. maddesi ile İİK’na eklenen geçici 10. maddesi uyarınca davalı aleyhine %40 oranında tazminata hükmedilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu %20 oranında tazminata hükmedilmesi anılan yasa hükmüne aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan davalı vekilinin tüm, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 11.12.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.